17. Hukuk Dairesi 2014/19315 E. , 2017/1782 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün temyizen tetkiki katılma yoluyla davacı vekili ve davalı vekilince istenmiş, davacı vekilince duruşma talep edilmiş olmakla duruşma için tayin edilen 21.2.2017 Salı günü davacı vekili Av. ... geldi. Davalı taraftan gelen olmadı. Davacı vekilinin temyiz dilekçesinin süresi dışında, davalı vekilinin ise süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacı vekili dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalıya zorunlu trafik sigortalı aracın tam kusurlu olarak müvekkilinin kullandığı araca çarpması sonucu müvekkilinin ağır yaralandığını, birden çok ameliyat geçirdiğini, vücudunun büyük bir bölümünü kullanamadığını, %76 oranında kalıcı sakat kaldığını, felç olduğunu beyanla, belirsiz alacak davası olarak 1.000 TL maddi tazminatın kaza tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, bedel artırım dilekçesiyle talebini 175.000 TL sürekli işgöremezlik, 175.000 TL bakıcı gideri olarak toplam 350.000 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı vekili,... Mahkemelerinin yetkili olduğunu, zamanaşımının dolduğunu, müvekkilinin sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranı ve teminat limiti ile sınırlı olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kabulüne, 175.000,00 TL bakıcı gideri tazminatı, 175.000,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 350.000,00 TL"nin 02/07/2012 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından katılma yoluyla ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davacı vekilinin katılma yoluyla temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Davacı vekiline mahkeme hükmünün 23.05.2014 tarihinde, davalının temyiz dilekçesinin 01.07.2014 tarihinde tebliğ edildiği; davacı vekilinin 15.07.2014 tarihinde UYAP üzerinden göndermiş olduğu ve aynı gün harcını yatırmış olduğu
temyize cevap dilekçesinde hükme ilişkin itirazlarını ileri sürerek yerel mahkeme kararını katılma yoluyla temyiz ettiği; davacı vekilinin temyiz dilekçesinin, HUMK"un 432. maddesinde öngörülen 15 günlük yasal süre ve HUMK"un 433. maddesinde öngörülen 10 günlük yasal süre geçirildikten sonra 15.07.2014 tarihinde temyiz defterine kaydedildiği anlaşıldığından, süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün ve 3/4 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca, Yargıtayca da bu yolda karar verilebileceğinden, davacı vekilinin süresinden sonra yaptığı temyiz isteminin reddi gerekmiştir.
2-Davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
3-Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece ... Üniversitesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı tarafından ... Sağlık İşlemleri Tüzüğüne göre düzenlenen raporda davacının özür durumu %100 olarak belirlenmiş ve bu rapor esas alınarak hesaplama yaptırılmıştır. Ancak kaza tarihi itibari ile Çalışma ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Tespit İşlemleri Yönetmeliği yürürlükte olup kaza tarihinde yürürlükte bulunmayan Sağlık İşlemleri Tüzüğü"ne göre rapor düzenlenmesi ve bu raporun hükme esas alınması uygun görülmemiştir.
Mahkemece davacının Çalışma ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Tespit İşlemleri Yönetmeliği"ne uygun şekilde maluliyet oranının ve bakıcıya muhtaç olup olmadığının tespiti için aynı bilirkişi heyetinden rapor alınarak sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin katılma yoluyla temyiz dilekçesinin süre yönünden REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, duruşmada vekille temsil olunmayan davalı yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalıya geri verilmesine 21.2.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.