9. Hukuk Dairesi 2014/939 E. , 2015/14456 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile fazla mesai ücreti, genel tatil ücreti, yıllık izin ücreti, hafta tatili ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, iş sözleşmesinin haksız feshedildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla mesai, hafta tatili, genel tatil ve yıllık izin ücreti alacaklarının ödenmesini istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle, kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Davacı vekili dava dilekçesinde davacının işe iade kararı üzerine süresinde başvurduğu ancak süresinde başlatılmadığını iddia ederek talepte bulunmuş ise de, hükme dayanak bilirkişi raporunda davacının iş akdini fesih tarihi olarak geçersiz sayılan ilk fesih tarihi olan 10.01.2010 tarihine 4 aylık süre eklenerek 10.5.2010 tarihi kabul edilerek hesaplama yapılmış ve mahkemece kıdem tazminatı faiz başlangıcı olarak ilk fesih tarihi gösterilmiştir.
Yine dosyadaki belgelerden davacının işe başlatılmaması üzerine ilamsız icra takibi yaptığı ve bu takibe davalı tarafından itiraz edildiği anlaşılmaktadır.
Mahkemenin karar gerekçesinde işe iade davasından söz edilmediği gibi davacının işe iade edilip edilmediği, işe iade edilmemiş ise bunun haklı olup olmadığı tartışılmamış, bir başka anlatımla işe iade davası yokmuş gibi gerekçe oluşturulmuştur.
İşe iade kararı sonrasında boşta geçen 4 aylık sürenin kıdeme eklenmesinin ön koşulu işe başlatılma talebi ve fakat işe başlatılmamaktır. Mahkemece bu konuda bir araştırma yapılmamıştır. Bu koşul ortaya konulmadan 4 aylık süre eklenmiştir. Mahkeme kararı bu açıdan eksik araştırmaya dayanmaktadır.
Ayrıca işe iadenin yasal sonuçlarına ilişkin icra takibine yapılan itiraz üzerine takibin akıbeti araştırılmamıştır.
Mahkemece yapılacak iş, işe iadenin sonuçlarına yönelik icra takibinin akıbetini araştırmak, bu takibe ilişkin açılmış bir dava var ise ilgili dava dosyası getirtilip gerekirse iki dosya birleştirilerek işe iade sonrasına ilişkin prosedür değerlendirilerek işe iadeye bağlı 4 aylık sürenin kıdeme eklenip eklenmeyeceği ve buna bağlı olarak fesih tarihi saptanıp sonuca gitmektir. Ancak davalı lehine oluşan usuli kazanılmış hak da gözden kaçırılmamalıdır.
3-İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır
Somut olayda fazla mesai ücret alacağı hesaplanırken banka hesap ekstresiyle ödendiği anlaşılan 2009 yılı Mayıs bordrosunda görünen fazla mesai tahakkuku bulunan ay dışlanarak hesaplama yapılması gerekirken eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi hatalıdır.
4-Hükmedilen miktarın net mi yoksa brüt mü olduğunun kararda belirtilmemesinin infazda tereddüde yol açacağının düşünülmemesi de hatalıdır.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 15.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.