Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2016/13385 Esas 2016/10688 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/13385
Karar No: 2016/10688
Karar Tarihi: 30.11.2016

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2016/13385 Esas 2016/10688 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2016/13385 E.  ,  2016/10688 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU KAYDINDA DÜZELTİM


    Taraflar arasında görülen tapu kaydında düzeltim davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."ün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

    -KARAR-

    Davacı, 166 ada 78 parsel numaralı taşınmazın tapu kayıtlarında murisi babasının kimlik bilgisinin “....” olarak hatalı yazıldığını ileri sürerek, tapu kaydının nüfus kayıtlarına uygun şekilde 13/01/1930 doğumlu “... oğlu ...." olarak düzeltilmesini istemiştir.
    Davalı davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece ispatlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 166 ada 78 parsel sayılı taşınmazda ..."nın malik olduğu anlaşılmaktadır.
    Hemen belirtilmelidir ki; taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin adı, soyadı, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Bu tür davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir. Bu tür işlerde mahkemece sağlıklı bir inceleme yapılmalı ve kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğu kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanmalıdır.
    Somut olayda; 1994 tarihinde yapılan kadastro tespitine ilişkin kayıtta "....."nın ölü olarak belirtildiği, ne var ki davacının mirasbırakanı ".. oğlu ... ...."in ise ... 2. Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 1996/1084 Esas 2006/952 Karar sayılı veraset ilamında 08/08/1996 tarihinde öldüğünün belirlenmesine rağmen, kadastro tespit bilirkişilerinin dinlenmediği ve bu çelişkinin sebebinin araştrılmadan sonuca gidildiği görülmektedir.
    Hâl böyle olunca, yukarıda değinilen ilkeler ve olgular çerçevesinde araştırma ve inceleme yapılarak kayıt maliki “...” ile 1930 doğumlu “... oğlu ...."in aynı kişi olup olmadığının duraksamaya yer bırakmayacak şekilde saptanması ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yetinilerek yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir.
    Davalı vekilinin temyiz itirazları belirtilen nedenlerle yerindedir. Kabulüyle hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 30.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.