23. Ceza Dairesi Esas No: 2015/8721 Karar No: 2016/7819 Karar Tarihi: 15.06.2016
Dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/8721 Esas 2016/7819 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanığın, katılanın babasını dolandırmak amacıyla telefonla arayarak \"sakat çocuğunuz var raporu yüzde yüz onaylandı, acilen 500 TL yatırmanız gerekiyor\" şeklinde yalan söylediği ve Ziraat Bankası'na yatırılan paranın aynı gün sanık tarafından çekildiği tespit edildiği için dolandırıcılık suçunun işlendiği kabul edilmiştir. Hüküm olarak sanığa 10 ay hapis ve 500 TL adli para cezası verilmiştir. Ancak, adli para cezasının alt sınırın üzerinde tayin edilmesi bir hata olduğundan kararın bu kısmı düzeltilerek sırasıyla \"5 gün\", \"4 gün\" ve \"80 TL\" adli para cezası verilmesine karar verilmiştir. Kararda, suçun işlenmesine ilişkin kanun maddeleri olarak TCK'nın 157/1, 62/1, 52/2 ve 53/1 maddeleri belirtilmiştir. Ayrıca, TCK'nın 53. maddesiyle ilgili hak yoksunluklarının Anayasa Mahkemesi kararı doğrultusunda uygulanması gerektiği belirtilmiştir.
23. Ceza Dairesi 2015/8721 E. , 2016/7819 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık HÜKÜM : TCK"nın 157/1, 62/1, 52/2, 53/1. maddeleri 10 ay hapis ve 500 TL adli para cezası
Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Katılanın babasını sabit telefonundan arayan sanığın "Rıza abi sakat çocuğunuz var raporu yüzde yüz onaylandı acilen 500 TL yatırmanız gerekiyor" diyerek Ziraat bankasına para yatırılması gerektiğini söylemesi üzerine katılanın sanık adına yatırdığı 500 TL paranın aynı gün sanık tarafından çekildiği anlaşıldığından, dolandırıcılık suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir. TCK"nın 53. maddesi ile ilgili hak yoksunluklarının Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.06.2007 tarih ve 2007/10-108 E., 2007/152 K. sayılı ilamında da belirtildiği gibi yasa koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamakta ise de, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının alt sınırın üzerinde 30 gün olarak tayin edilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı yasanın 8. maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK"un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; fakat, bu aykırılıkların yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasından, adli para cezasının uygulanmasına ilişkin olarak sırasıyla “30 gün”, ""25 gün"" ve ""500 TL"" adli para cezası terimlerinin tamamen çıkartılarak yerine, sırasıyla “5 gün”, "" 4 gün "" ve "" 80 TL "" adli para cezası ibaresinin eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 15.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.