Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, yapılan incelemede; 1-Müşteki Ebru"nun soruşturma ve kovuşturma evrelerinde "" sanığın kendisine bu ilişkiyi ben bitirmeden sen bitiremezsin, yoksa anneni bir daha göremezsin ayrıca kendi görüntülerinin olduğu bir CD "nin elinde olduğunu ve bunu kendisine göndereceğini söylediği"" şeklindeki anlatımları karşısında; sanığın aşamlarda bu suçlamaları kabul etmemesi, şantaj eylemine yönelik tanığın bulunmaması karşısında, müşteki ve tanık Çiğdem"e gönderilen mesaj içeriklerine göre eylemlerin bir bütün halinde zincirleme tehdit suçunu oluşturup oluşturmayacağı değerlendirilmeden yetersiz gerekçe ile sanık hakkında şantaj suçundan mahkumiyet hükmü kurulması, 2- Kabule göre de; Sanık hakkında düzenlenen Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi"nin 10/10/2013 tarihli sağlık kurulu raporu heyetinde tek psikiyatri uzmanının bulunması, sanık ve müdafiinin raporu kabul etmemeleri karşısında, Adli Tıp Kurumundan sanığın TCK"nın 32. maddesi uyarınca “akıl hastalığı veya zayıflığı nedeniyle, işlediği fiilin hukukî anlam ve sonuçlarını algılayıp algılayamadığı veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin azalmış ya da önemli derecede azalmış olup olmadığı” konusunda yöntemince rapor alınarak, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi, 3-Katılan ... Arslantaşa"a yönelik tehdit eylemi ile bozmaya uyularak müşteki Ebru"ya yönelik eylemlerin TCK"nın 106/1-1. cümlesinde düzenlenen tehdit suçunu oluşturduğunun kabulü halinde; 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen TCK"nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçlarının uzlaştırma kapsamında bulunduğu anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 15/04/2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.