11. Hukuk Dairesi 2015/11295 E. , 2016/6512 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 06/05/2015 tarih ve 2014/151-2015/79 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin tanınmış “...” ibareli seri markaları olduğunu, davalının ise müvekkilinin markaları ile iltibas oluşturacak şekilde ve kötü niyetli olarak “...” ibareli marka başvurusunda bulunduğunu, bu başvuruya itirazlarının nihai olarak ...YİDK tarafından hukuka aykırı olarak reddedildiğini ileri sürerek, ...YİDK"in 2014-M-3018 kararının iptali ile tescil edilen markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkin edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili, davanın reddini istemiştir.
Davalı şirket vekili, müvekkilinin “...” markası üzerinde üstün hak sahibi olduğunu, davacının tescilinden önce markanın müvekkili tarafından kullanıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; davacının ... belirgin ve ayırt edici unsurlu ve özellikle siyah zemin üzerinde sarı harflerle "..." ibareli tescilli markası ile davalının mavi zemin üzerinde beyaz harflerle yazılı "..." ibare tescilli marka arasında görsel, sescil ve anlamsal olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunduğu, işin uzmanı yahut dikkatli kişilerden oluşmayan, makûl düzeyde bilgilendirilmiş, marka ve başvuru konusu işareti aynı anda görüp detaylarını karşılaştırma olanağı bulunduğu, daha önce görüp yararlandığı markanın aşağı yukarı net anısının tesirinde olan ortalama ve düzeydeki alıcı kitlesinin, yargılama konusu ürün ve hizmetler için ayıramadığı satın alım süresi içinde, mavi zemin üzerinde beyaz harfle yazılı “...” ibare ve biçimli işareti gördüğünde derhâl ve hiç düşünmeden bunun siyah zemin üzerinde sarı harfle "..." ibareli ve biçimli markalardan farklı bir marka olduğunu algılayamayacağı, bu açıdan 556 sayılı KHK"nın 8/1-b maddesinde belirtilen iltibasın bulunduğu kanaati oluştuğundan ve tanınmışlık açısından da davacının tescilli “...” markasının özellikle beyaz eşya sektöründe tüketici nezdinde tanınmış bir marka olduğu dosyaya sunulan kataloglardan da anlaşılacağı üzere taraf markaları arasında bağlantı kurabilme ihtimali nedeniyle davalı açısından bu tanınmışlıktan haksız bir yararın sağlanılabileceği, davacıya ait tanınmış markanın itibar ve ayırt ediciliğini zedelemesinin kuvvetle muhtemel olduğu ve 556 sayılı KHK"nın 8/4. maddesindeki şartlar gerçekleştiğinden başvuru markasının tescilinin mümkün olmadığı, davalının önceden tescilli ve kazanılmış hakkı olduğu belirtilen 2002/15602 tescil sayılı markasındaki “R” şeklindeki ayırt edici ve belirgin işaretin sonraki başvuruda kullanılmayıp davacının siyah zemin üzerindeki sarı harflerle yazılmış “...” şeklinde markasını andırır tarzda aynı punto fakat mavi zemin üzerine beyaz harfli “...” şeklinde yazıp davacı markasına yakınlaşması önceki markasının nedeniyle kazanılmış hak oluşturmayacağı yönündeki karşı görüş bilirkişi raporuna itibar edildiği gerekçesiyle, ...YİDK kararının iptaline, davaya konu davalı markasının hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmiştir.
Karar, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalılar vekillerinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalılar vekillerinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 01,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalılardan ayrı ayrı alınmasına, 13.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.