Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/24566 Esas 2018/26242 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/24566
Karar No: 2018/26242
Karar Tarihi: 04.12.2018

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/24566 Esas 2018/26242 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, Devlet Hastanesinde alt işveren şirketlerde temizlik işçisi olarak çalışmaktaydı. Emeklilik nedeniyle iş akit feshedilen davacı, kıdem tazminatı ile birlikte yıllık izin, fazla çalışma ücretleri, hafta tatili ve ubgt ücreti alacağı talep etti. Davalılar ise husumet ve zamanaşımı itirazında bulunarak davanın reddini talep etti. Mahkeme kısmen davacının lehine karar verdi ancak taraflar arasında davacının yıllık izin ücreti alacağının hesaplanması noktasında uyuşmazlık bulunmaktaydı. Yıllık izin haklarının kullanılmadığı iddiasını ispatlayamayan işveren, davacının hiç yıllık izin kullanmadığı gerekçesiyle hüküm kurdu. Ancak mahkeme, davacının önceki beyanlarına dair daha kapsamlı bir araştırma yapması gerektiğini belirterek kararı bozdu. Ayrıca, davacının ıslah tarihi yanlış yazılmış ve ulusal bayram ve genel tatil talebinde aşırı talep olması nedeniyle hatalı bir karar verildiği belirtildi. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 59. maddesi, iş sözleşmesinin herhangi bir sebeple sona ermesi halinde, işçiye kullandır
22. Hukuk Dairesi         2017/24566 E.  ,  2018/26242 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İş Mahkemesi


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:


    Y A R G I T A Y K A R A R I


    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı ... Bakanlığına bağlı ... Devlet Hastanesinde alt işveren şirketlerde temizlik işçisi olarak çalıştığını, iş akdini emeklilik nedeniyle feshettiğini beyanla kıdem tazminatı ile yıllık izin fazla çalışmai hafta tatili ve ubgt ücreti alacağının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalılar vekilleri husumet ve zamanaşımı itirazında bulunarak davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Kararı, davalılar vekilleri temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalıların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2- Taraflar arasında davacının yıllık izin ücreti alacağının hesaplanması noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
    4857 sayılı İş Kanunu"nun 59. maddesinde, iş sözleşmesinin herhangi bir sebeple sona ermesi halinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükme bağlanmıştır. Yıllık izin hakkının ücrete dönüşmesi için iş sözleşmesinin feshi şarttır. Bu noktada sözleşmenin sona erme şeklinin ve haklı olup olmadığının önemi bulunmamaktadır.
    Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü işverene aittir. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile ispatlamalıdır. Bu konuda ispat yükü üzerinde olan işveren, işçiye yemin teklif edebilir.
    Somut olayda davacı vekili davacıya çalışma süresi boyunca yıllık izin haklarının kullandırılmadığını iddia etmiştir. Mahkemece ispat yükü üzerinde olan işverence imzalı yıllık izin defteri ve eşdeğer belge sunulmadığı davacının 20 yıllık dönemde hiç izin kullanmadığı gerekçesiyle 390 gün yıllık izin hakkının bulunduğu gerekçesiyle yapılan hesaplamaya göre hüküm kurulmuştur.
    Mahkemece, davacının davayı somutlaştırma yükü (HMK 194), hakimin de davayı aydınlatma yükümlülüğü (HMK m. 31) bulunduğu göz önüne alınarak, davacının 20 yıllık çalışma süresi boyunca hiç yıllık izin kullanmadığı hayatın olağan akışına ters olduğundan, davacının beyanı alındıktan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilip, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    3- Davacının davayı ıslah tarihi 04.02.2016 tarihi olmasına rağmen hükümde ıslah tarihinin hatalı olarak 22.12.2015 tarihi kabul edilmesi ile ıslah edilen yıllık izin alacağına bu tarihten itibaren faiz işletilmesi de isabetsiz olmuştur.
    4-Davacı ulusal bayram ve genel tatil talebine dair alacak hakkında ıslah talebinde bulunmadığı ve ilk talebi 100.00 TL olduğu halde mahkemece talep aşılarak ıslah yapılmış gibi hüküm kurulması da hatalı olmuştur.
    Sonuç: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 04.12.2018 gününde oy birliği ile karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.