Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/8448
Karar No: 2014/3480
Karar Tarihi: 27.02.2014

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2013/8448 Esas 2014/3480 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2013/8448 E.  ,  2014/3480 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Burdur Aile Mahkemesi
    TARİHİ : 24/02/2012
    NUMARASI : 2011/456-2012/57

    Ç.. E.. ve H.. K.. aralarındaki tapu iptali ve tescil, katılma alacağı davasının kısmen kabulüne, kısmen reddine dair Burdur Aile Mahkemesi"nden verilen 24.02.2012 gün ve 456/57 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili ile davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    KARAR

    Davacı vekili, evlilik birliği içinde satın alınarak davalı eş adına tapuya tescil edilen 1451 adaparsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile ½ hissenin vekil edeni adına tescilini, bu talepleri kabul edilmediği takdirde ise yarı payı karşılığı bedelin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Dava dilekçesi 1000 TL."den harçlandırılmış, talep ıslahla 12.500 TL."ye çıkarılmıştır.
    Davalı vekili, niza konusu taşınmazın kendi birikimi ve babasının desteğiyle alındığını, davacının katkısı bulunmadığını açıklayarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, dava konusu taşınmazın edinilmiş mal olduğu, ayın talep edilemeyeceği gerekçesiyle, taşınmazın boşanma davasının açıldığı tarih itibariyle belirlenen değerinin yarısı üzerinden davanın kısmen kabulüyle 8000 TL."nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazla talebin reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacı vekili ile davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Taraflar 01.09.2000 tarihinde evlenmiş, 11.06.2008 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün 14.05.2009 tarihinde kesinleşmesiyle evlilik birliği son bulmuştur. Dava konusu Bahçelievler Mahallesi"ndeki 1451 ada parselde bulunan ve arsa vasfıyla tapuya kayıtlı bulunan taşınmaz 21.03.2007 tarihinde satın alma suretiyle davalı adına tescil edilmiştir.
    TMK.nun 179.maddesine göre mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı olduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır. Taraflar arasında başka bir mal rejimi seçildiği ileri sürülmediğine göre, evlenme tarihinden 1.1.2002 tarihine kadar 743 sayılı MK.nun 170. maddesi uyarınca “mal ayrılığı”, bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar ise 4721 sayılı TMK.nun 202. maddesi hükmü uyarınca yasal “edinilmiş mallara katılma” rejimi geçerlidir. Eşler arasındaki mal rejimi TMK.nun 225/2. maddesi uyarınca boşanma davasının açıldığı tarih itibariyle sona ermiştir.
    Dava, TMK.nun 219, 231, 235 ve 236.maddelerine dayalı katılma alacağı isteğine ilişkindir. TMK.nun 235.maddesinde mal rejiminin sona erdiği sırada mevcut olan edinilmiş malların tasfiye anındaki değerleriyle hesaba katılacağı hükme bağlanmıştır. TMK.nun 231.maddesine göre ise artık değer, eklenmeden ve denkleştirmeden elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere, her eşin edinilmiş mallarının toplam değerinden bu mallara ilişkin borçlar çıkarıldıktan sonra kalan miktardır. Davacı eş, hesaplama sonucu ortaya çıkan artık değerin yarısı oranında hak sahibi olur. Somut olayda, açıklanan kanun hükümleri nazara alınmaksızın uyuşmazlık konusu taşınmazın karar tarihine yakın tespit edilen değeri (sürüm değeri) yerine, boşanma davasının açıldığı tarih itibariyle saptanan değerine itibar edilerek hüküm kurulmuş olması doğru değildir. Davacı vekilinin temyiz itirazı bu nedenle yerindedir.
    Davalı vekili ise hükmün yargılama gideri ve vekalet ücretine ilişkin bölümünü temyiz etmişse de, açıklanan bozma nedenine göre itirazlarının incelenmesine yer bulunmamaktadır.
    Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle usul ve yasa hükümlerine uygun bulunmayan hükmün açıklanan bölümünün 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.nun 428. Maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, yine 6100 sayılı HMK.nun geçici 3.maddesi yollamasıyla HUMK.nun 388/4 (HMK.m 297/ç) ve HUMK.nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 118,80 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya, 119,00 TL peşin harcında istek halinde temyiz eden davalıya iadesine 27.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi