11. Ceza Dairesi 2017/8078 E. , 2020/1974 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sahte fatura düzenleme
HÜKÜM : Mahkumiyet
... Hafriyat Nak. Met. İnş ve Malz. Pet. Ür. Ltd. Şti. yetkilisi olan sanık hakkında, “2009 ve 2010 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme“ suçlarını işlediği iddiasıyla açılan kamu davasında; sanığın savunmasında, ... isimli bir muhasebeci aracılığıyla inşaat firmasında iş bulduğunu, daha sonra bu alanda şirket kurduklarını, şirket kurulduktan sonra kendisinin askere gittiğini, Foça‘da askerlik yaparken bir şahsın gelip işleri yürüteceğini söylemesi üzerine bu kişiye vekalet verdiğini, şirketin faaliyette bulunmadığını, tüm işlemlerle ... isimli kişinin ilgilendiğini beyan ederek suçlamaları kabul etmemesi karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından;
1-Sanığın suç tarihlerinde askerde olup olmadığı hususunun ilgili Askerlik Şubesi nezdinde araştırılması,
2-Şirket ortağı olarak görünen ... ile sanığın savunmasında ismi geçen ... isimli muhasebecinin, ... isimli kişinin vergi incelemesi sırasında bilgisine başvurulan ... olup olmadığı sanıktan da sorulmak suretiyle belirlendikten sonra, açık kimlik ve adres bilgilerinin tespit edilmesi ile duruşmaya celp edilmeleri, CMK"nin 46/1-c ve 48/1. maddesi uyarınca çekinme hakları bulunduğu da hatırlatılarak tanık sıfatıyla bilgilerine başvurulması,
3-Sanık tarafından düzenlendiği iddia olunan Kozan 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2013/44 Esas ve 2014/25 Karar sayılı dosyasında bulunan ve vergi dairesinde de sorulmak suretiyle temin edilebilecek diğer fatura asıllarının dosyaya getirtilmesi, faturalar üzerindeki imza ve yazıların sanığın, ...’nin veya ... isimli muhasebecinin eli ürünü olup olmadığı yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılması,
4-Faturalar üzerindeki imza ve yazıların sanığın, ...’nin veya ... isimli muhasebecinin eli ürünü olmadığının belirlenmesi halinde; faturaları kullanan şirket yetkililerinin açık kimlik ve adres bilgilerinin tespitiyle duruşmaya celp edilmeleri, CMK‘nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatılarak sanığın savunması doğrultusunda tanık sıfatıyla beyanlarına başvurulması, faturaları kullanan tanıklardan faturaları kimden aldıkları, sanığı tanıyıp tanımadıkları hususlarının ayrıntılı olarak sorulmasından sonra, sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde mahkûmiyet hükümleri kurulması,
5-Kabule göre de;
a)Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 18.06.2013 tarihli 2013/8-151/304 Esas ve Karar sayılı ilamında açıklandığı üzere, birden fazla tekerrüre esas alınabilecek hükümlülüğün bulunması halinde bunlardan en ağırının esas alınması gerektiği gözetilmeden, sanık hakkında iki farklı hükmün tekerrüre esas alınması ile tekerrüre esas alınan Adana 15. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2008/150 Esas ve 2009/167 Karar sayılı ilamındaki mahkûmiyetin, 5237 sayılı TCK"nin 141/1. maddesinde yazılı hırsızlık suçuna ilişkin olması ve hükümden sonra 02.12.2016 tarihinde 29906 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nin 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bentler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK"nin 141/1. maddesinde tanımı yapılan hırsızlık suçunun da uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK"nin 7/2. maddesi uyarınca; ""Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur."" hükmü de gözetilerek, 6763 sayılı Kanun’un 35. maddesi ile değişik CMK"nin 254. maddesi uyarınca aynı Kanun’un 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre sanık hakkında bu mahkûmiyeti nedeniyle TCK"nin 58. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
b)5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 02.03.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.