Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2010/4796 Esas 2010/5748 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/4796
Karar No: 2010/5748
Karar Tarihi: 24.05.2010

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2010/4796 Esas 2010/5748 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2010/4796 E.  ,  2010/5748 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 28.09.2005 gününde verilen dilekçe ile noterde düzenlenen ölünceye kadar bakma akdi gereğince tapu iptali ve tescil, karşılık davada sözleşmenin feshi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine, karşılık davanın kabulü ile sözleşmenin feshine dair verilen 27.10.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ve karşılık davalı ... ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Dava, ölünceye kadar bakım sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
    Bakım alacaklısının mirasçıları karşı davalarında sözleşmenin muvazaalı şekilde düzenlendiğini, davanın reddini savunmuş, 27.04.1993 tarihli ölünceye kadar bakma sözleşmesinin feshini istemişlerdir.
    Mahkemece, asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile 27.04.1993 tarihli sözleşmenin feshine karar verilmiştir.
    Hükmü asıl davanın davacısı ... temyiz etmiştir.
    Ölünceye kadar bakım sözleşmeleri taraflara hak ve borçlar yükleyen sözleşmelerden olup, bakım borcuna karşılık bir taşınmazın devri kararlaştırıldığında, bakım alacaklısının ölümünden sonra onun mirasçıları mülkiyeti geçirme borcu ile yükümlüdürler. Bu yükümlülüklerini yerine getirmemeleri halinde, sözleşmeye dayanılarak tapu iptali ve tescil istemi ile dava açılabilir.
    Bakım borçlusunun bakıp gözetme yükümlülüğü aksi kararlaştırılmadığı sürece, bakım alacaklısını ailesi içerisine alıp konut temini, besleme-giydirme, hastalığında tedavi, manevi yönden de her türlü yardım ve desteği sağlama gibi ödevleri kapsar. Bu görevlerin yerine getirilmesi halinde ölünceye kadar bakım sözleşmeleri taraflarına kişisel hak sağladığı için tapu iptali ve tescil davasını, bakım borçlusu ya da onun külli halefleri bakım alacaklısının mirasçılarına karşı açabilirler.
    Kuşkusuz, ölünceye kadar bakım sözleşmesinin muvazaalı olarak yapıldığı her zaman ileri sürülebilir. Somut olayda da karşı davacılar, davacının mirasbırakana bakıp gözetmediğini, sözleşmenin bu nedenle muvazaalı düzenlendiğini, murisin gerçek iradesinin bağışlama olduğunu ileri sürmüşler ise de; sözleşmenin bakım borcu yerine getirilmediği iddiasıyla feshini isteme hakkı bakım alacaklısının sağlığında kullanması gereken bir hak olduğundan bu iddianın dinlenme olanağı yoktur.
    Mahkemece saptanan bu yön gözetilerek asıl davanın kabulü gerekirken Borçlar Kanununun 517.maddesi hükmü gözardı edilerek reddi doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
    Kabule göre de; eksik harç tamamlatılmadan karşı davadaki isteğin hüküm altına alınması doğru değildir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, 24.05.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.