Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/394
Karar No: 2021/983
Karar Tarihi: 24.02.2021

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2020/394 Esas 2021/983 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2020/394 E.  ,  2021/983 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İZMİR BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-BEDEL



    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, bedel davası sonunda, yerel mahkemece davanın taşınmazlar yönünden reddine, araç ve bankadan çekilen paralar yönünden tazminat isteğinin kabulüne ilişkin verilen karara karşı davacının yaptığı istinaf başvurusu İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1.Hukuk Dairesi tarafından esastan reddedine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ... "un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

    -KARAR-
    Dava; ehliyetsizlik, hile ve vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil, araç bedeli ve bankadan çekilen paralara ilişkin alacak isteklerine ilişkindir.
    Davacı, miras bırakanı babası ...’ın hasta ve kandırılmaya müsait olduğunu, davalının bu durumdan yararlanarak çekişmeli 1 numaralı bağımsız bölümü devraldığını, ayrıca miras bırakandan vekaletname alarak bankadaki parasını kullandığını ve adına kayıtlı ...plakalı aracı dava dışı gelinine bedelsiz olarak devrettiğini, temliklerin ehliyetsizlik,hile ve vekalet görevinin kötüye kullanılması nedeniyle geçersiz olduğunu ileri sürerek tapu iptali ve tescil, olmazsa bedel ve araç satış bedeli ile davalı tarafından miras bırakana ait hesaptan çekilen paranın faiziyle davalıdan tahsilini istemiştir.
    Davalı, davanın süresinde açılmadığını, taşınmazın satış bedelini ödediğini, davacının babası ...’ın böbrek hastası olduğunu, hastalık döneminde tüm bakımı ile ilgilendiğini, hastalığı nedeniyle tek başına işlerini halledemediği için ... tarafından vekil tayin edildiğini, vekaleten bankadan para çekerek ihtiyaç doğrultusunda kullandığını, ...’ın isteği üzerine adına kayıtlı aracın bakımında çok emeği geçen dava dışı ...’ye devredildiğini, yapılan tüm işlerin vekil edenin bilgisi dahilinde yapıldığını, iddiaların doğru olmadığını ve davacının faiz isteminin de haksız olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, temlik tarihlerinde miras bırakanın fiil ehliyetini haiz olduğu, hile ve tenkis istekleri yönünden hak düşürücü sürenin dolduğu, davanın süresinde açıldığı kabul edilse dahi iddianın ispat edilemediği gerekçesiyle taşınmazlar yönünden davanın reddine, miras bırakan adına kayıtlı araç ve bankadan çekilen paralar yönünden ise vekalet görevinin kötüye kullanıldığı iddiası sabit olduğundan tazminat isteğinin kabulüne ilişkin verilen karara karşı davacının yaptığı istinaf başvurusu İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1.Hukuk Dairesi tarafından esastan reddedilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; 1936 doğumlu miras bırakan ...’ın 1 numaralı bağımsız bölümünün kuru mülkiyetini bizzat 27.01.2011 tarihinde uzaktan akrabası olan davalı ...’e 16.000,00 TL bedelle sattığı, aynı tarihte alıcı ... tarafından ‘taşınmazın çıplak satış bedeli’ açıklaması ile miras bırakanın hesabına 24.000,00 TL gönderildiği, Menderes 1.Noterliğinin 26.01.2011 tarih 904 yevmiye numaralı vekaletnamesi ile miras bırakanın, Rasim’i bankadan para çekmek ve adına kayıtlı aracı dilediğine dilediği bedelle satmak üzere vekil tayin ettiği, vekaletnameye istinaden ... plakalı aracın 18.01.2013’te 23.000,00 TL bedelle Rasim’in gelini olan dava dışı Sabriye’ye devredildiği, miras bırakanın bankada Euro ve TL hesaplarının olduğu, davalı vekilin TL hesabından 14.12.2011 tarihinde 14.825,00 TL, 18.01.2013 tarihinde 6.830,00 TL; Euro hesabından ise 03.09.2012’de 704 EU, 18.01.2013’te 711 EU çektiği, miras bırakanın 22.01.2013 tarihinde ölümü ile geriye tek mirasçı olarak davacı oğlunu bıraktığı, Adli Tıp Kurumundan alınan rapora göre vekaletnamenin tanzim ve resmi senetlerin düzenlendiği tarihlerde fiil ehliyetini haiz olduğu, eldeki davanın 25.04.2014’te açıldığı, mahkemece yapılan keşif sonrası alınan bilirkişi raporundan aracın dava tarihindeki değerinin 26.500,00 TL; 1 numaralı bağımsız bölümün değerinin ise 132.000,00 TL olduğu anlaşılmaktadır.
    Mahkemece, veraset ilamının alındığı tarih, saklı payın ihlalini öğrenme tarihi kabul edilerek davanın süresinde açılmadığı kabul edilmiş ise de veraset ilamının alınması miras bırakanın tasarruflarından haberdar olmak anlamına gelmemektedir.
    Re’sen yapılan inceleme sonucunda, öğrenme tarihine ilişkin olarak hak düşürücü sürenin dolduğuna yönelik bir içeriğin varlığı da dosya kapsamında görülmemektedir. Bu nedenle eldeki davanın süresinde açıldığı kabul edilmelidir.
    Öte yandan, taşınmazın kuru mülkiyetinin miras bırakan tarafından bizzat bedel karşılığında devredildiği, temlik tarihinde miras bırakanın fiil ehliyetini haiz olduğu, satışa yönelik hile iddiasının davacı tarafından usulünce ispatlanamadığı gözetildiğinde, 1 numaralı bağımsız bölüm yönünden davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Davacının bu yöne değinen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine.
    Davacının diğer temyiz itirazlarına gelince; davacı taraf vekilin vekalet görevini kötüye kullanarak miras bırakana ait banka hesaplarındaki paraları çektiği iddiasında bulunmuştur.
    Gerçekten de miras bırakanın TL ve Euro hesaplarından davalının vekaleten dört kez para çektiği görülmekle, emekli maaşı alan miras bırakanın tedavi masraflarının sosyal güvencesinden karşılandığı ve tanık beyanlarından paraya ihtiyacı olmadığı anlaşıldığından, Rasim’in vekalet görevini kötüye kullandığı sonucuna varılmaktadır.
    Ne var ki, bankadan vekil eliyle toplamda 21.655,00 TL ve 1415 EU çekilmesine rağmen, mahkemece bankadan çekilen paraların tamamı TL cinsinden varsayılarak 23.366,00 TL alacağa hükmedilmesi doğru değildir.
    Öte yandan, yukarıda yer verilen paralar haricinde davalının, mirasbırakana ait banka hesabından ATM aracılığıyla para çektiği iddiasının ispatına elverişli bir delil dosyaya sunulmamıştır.
    Hal böyle olunca, açıklanan ilkeler doğrultusunda vekilin vekalet görevini kötüye kullandığı sabit olduğundan, vekil tarafından çekilen 21.655,00 TL ve 1415 EU üzerinden alacağa hükmedilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
    Davacının değinilen yönden yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 373/1. maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, İlk Derece Mahkemesi kararının yukarıda yazılı nedenlerden dolayı 6100 Sayılı HMK’nin 371/1-a maddesi uyarınca BOZULMASINA, dosyanın kararı veren Menderes 2. Asliye Hukuk Mahkemesine, kararın bir örneğinin İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Hukuk Dairesine gönderilmesine, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 24/02/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi