11. Hukuk Dairesi 2016/1739 E. , 2016/6453 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
(TİCARET MAHKEMESİ SIFATIYLA)
Taraflar arasında görülen davada ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 05.11.2015 tarih ve 2012/185-2015/507 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 10.06.2016 günü hazır bulunan davacı vekili Av. ... ile davalılar vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalıların müvekkilinden "......İhtiyaç Maddeleri Pazarlama ve Ticaret A.Ş. Hisse Senedi Talep Formu..." yazılı bir belge karşılığında 150.000 DM tahsil ettiğini, müvekkiline parasını her istediği anda alabileceği ve yüksek oranda kar garantisinin verildiğini ancak, herhangi bir kâr ve para ödemesi yapılmadığını, yapılan işlemin mevzuat hükümlerine aykırı olduğunu, davalıların taahhütlerini yerine getirmeyerek sebepsiz zenginleştiğini ileri sürerek, şimdilik 116.410,94 TL"nin davalılardan tahsilini, hisse senedi satımı yapılamayacağının ve davalı şirketle kurulmuş geçerli bir ortaklık ilişkisinin bulunmadığının tespitini ve ilgili mevzuata aykırı şekilde kurulan yatırım ilişkisinin hükümsüzlüğünü talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, uyulan bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, bozma sonrasında aldırılan bilirkişi raporunda açıkca şirket muhasebe kayıtlarında davacının şirkete para ödediğine ilişkin bir kayda rastlanılmadığının belirtilmesi karşısında taraflar arasında hukuki sonuç doğuracak biçimde sahih bir ortaklık ilişkisi bulunmadığı, somut olayda para toplama amacı güdüldüğü, davalıların bu durumu bilip birlikte hareket ettikleri, davacının zararından davalı şirketin ve şirket yöneticisinin haksız fiil hükümleri uyarınca müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları gerekçesiyle davanın kabulü ile davacıyla davalı şirket arasında geçerli bir ortaklık ilişkisi bulunmadığının tespitine, 116.910,94 TL"nin dava tarihinden itibaren avans faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsililen karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, dava dilekçesindeki asıl taleplerin tümünün kabul edilmiş olmasına rağmen fazlaya ilişkin istemlerin reddine ibaresinin mahallinde her zaman düzeltilebilecek maddi hata niteliğinde bulunmasına ve davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmesini gerektirmemesine göre, taraf vekillerinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, takdir olunan 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin taraflardan alınarak yekdiğerine verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 01,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, aşağıda yazılı bakiye 5.962,03 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalılardan müştereken ve müteselsilen alınmasına, 10.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.