2. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/19159 Karar No: 2016/7334
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2015/19159 Esas 2016/7334 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2015/19159 E. , 2016/7334 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından, müşterek çocuk ..."nın velayeti, tazminat miktarları ve yoksulluk nafakası talebinin reddi yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 12.04.2016 günü temyiz eden davalı ... geldi. Vekili gelmedi. Karşı taraf davacı ... ve vekili gelmedi. Davalı ... vekili Av. ..."in mazereti sebebiyle duruşmalara katılamayacağını bildiren dilekçe verdiği görüldü. Tevkil yetkisi bulunduğundan mazereti yerinde görülmedi. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı kadın cevap dilekçesinde yoksulluk nafakası ( TMK m. 175) talep etmiştir. Davalının bu talebi hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. 3-Tarafların ortak çocuğu 04.06.2004 doğumlu ... görüşlerini oluşturma ve özgürce ifade etme yeteneğine sahip olup idrak çağındadır. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesinin 12. ve Çocuk Haklarının Kullanılmasına ilişkin Avrupa Sözleşmesinin 3 ve 6. maddeleri idrak çağındaki çocukların kendilerini ilgilendiren konularda görüşünün alınmasını ve görüşlerine gereken önemin verilmesini öngörmektedir. Bu nedenle ortak çocuğun velayeti konusunda mahkemece görüşlerinin alınması, gerektiğinde uzman raporu alınıp diğer delillerle birlikte değerlendirilip, sonucuna göre velayeti hakkında bir karar verilmesi gerekirken, bu konuda eksik incelemeyle karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. 4-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır. Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanununun 50 ve 52. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK m. 174/1) ve manevi (TMK m. 174/2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamıştır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2., 3. ve 4. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.12.04.2016(Salı)