10. Hukuk Dairesi Esas No: 2009/9322 Karar No: 2010/21 Karar Tarihi: 18.01.2010
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2009/9322 Esas 2010/21 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2009/9322 E. , 2010/21 K.
"İçtihat Metni"
..... Davacı kurum, davalının yaşlılık aylığı tahsisi sırasında 2829 sayılı Yasa gereği birleştirilen......hizmetlerinin iptali nedeniyletahsis koşulları oluşmadığından yersiz ödenen aylıkların ödeme tarihlerinden yasal faizleri ile tahsilini, birleşen davanın davacısı ise davacının iptal edilen 24.07.1987-31.12.1991 tarihleri arasında..........sigortalısı olduğunun tesbitini istemiştir. Mahkeme, bozma ilamına uyarak ilâmında belirtildiği şekilde asıl davanın reddine, birleşen davanın da reddine karar vermiştir. Hükmün, taraflar Avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; davalı ... tarafından davalı Kurum aleyhine açılan tesbit davasında, davacının, iptal edilen 24.07.1987-31.12.1991 tarihleri arasında.........sigortalısı olduğunun tesbitine karar verilmesi talebi ile açılmış bulunan davanın birleştirildiği, yargılama sonucunda; davacının, Kahveciler Odası kaydının 24.07.1987 ve 31.12.1991 tarihlerinde iki kez silinmesine ilişkin kararların bulunması nedeniyle davacı, birleşen davanın davalısı Kurum tarafından ilk tarih esas alınarak sigortalılığının da sona erdiğinin kabul edildiği, ancak, sigortalının Kurum Müfettişine veridiği ifadesinden “Kahveciliğe dayalı faaliyetini 1987 yılında sona erdirdiği, sonrasında ise Kuruyemiş faaliyetinde bulunduğunu” beyan ettiğinden davalı-birleşen davanın davacısı sigortalının bu faaliyetinden dolayı .........aydının bulunup bulunmadığı, araştırılmalı, varsa 1479 sayılı Yasanın 24. maddesi gereği ..........sigortalısı olup olmadığı hususları irdelenmeli, 2-Davacının 1992 yılındaki ödemeleri dikkate alınarak zorunlu sigortalılık dönemine karşılık gelen primler düşüldükten sonra, kalan miktarın ödeme tarihinden itibaren itibaren isteğe bağlı sigortalı olarak kabulü ile yaşlılık aylığı tahsis koşullarının buna göre değerlendirilmesi gerekirken bu hususun gözetilmemesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. ....... 3-Kabule göre de; davacı, 1987 tarihinde vergi kaydı sona erdiği halde bu durumu, davacı-birleşen davanın davalısı Kuruma bildirmemekle iyiniyetli kabul edilemeyeceğinden, BK.63. maddesinin uygulanabilirliği bulunmadığı halde uygulanması isabetsizdir. O halde, taraf vekilleri tarafından bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, .temyiz harcının istek hâlinde davalıya iadesine, 18.01.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.