17. Hukuk Dairesi 2014/17978 E. , 2017/1623 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili, davalı ... vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili; davacı ..."nin 20/05/2011 tarihinde davalı ..."ın sevk ve idaresindeki belediye otobüsünden ineceği sırada davalı şoförün hareket etmesi üzerine düşerek ağır derecede yaralandığını, kazanın oluşumunda ..."ın kusurlu kabul edilerek cezalandırılmasına karar verildiğini, fazlaya ilişkin hak ve talepleri saklı tutularak kaza nedeniyle oluşan iş gücü kaybı için 9.000 TL, tedavi ve bakım masrafları için 500 TL ve ulaşım giderleri için 500 TL olmak üzere 10.000 TL maddi tazminatın tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen; davacı ... için 30.000,00 TL manevi ve davacı ..."nin eşi .... için 10.000,00 TL manevi tazminatın sigorta şirketi dışındaki davalılardan kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacılar vekili; 22/04/2014 havale tarihli ıslah dilekçesi ile iş gücü kaybı olarak talep ettikleri 9.000,00-TL taleplerini 27.519,22-TL arttırarak 36.519,22-TL"ye, tedavi ve bakım gideri olarak talep ettikleri 500,00-TL"yi 1.720,00-TL arttırarak 2.220,00-TL"ye çıkarttıklarını bildirmiştir.
Davalı ... vekili; dava konusu trafik kazasına karıştığı iddia edilen otobüsün ZMM sigortası ile davalı şirket tarafından sigortalı olduğunu, gerçek sorumluluklarının limitle sınırlı olmak kaydıyla sigortalı araç sürücüsünün kusur oranına ve zarar miktarına göre tayin edileceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı ... vekili; davalının olayda bir kusuru ya da ihmali bulunmadığını, davacının tedavi masraflarının ... tarafından karşılandığını ve manevi tazminat miktarının fahiş olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı .... Büyükşehir Belediyesi .... Genel Müdürlüğü vekili; dava konusu olayda davalı idarenin ve otobüs sürücüsünün herhangi bir kusurunun bulunmadığını, olaya davacının tedbirsiz ve dikkatsiz davranışlarının neden olduğunu, davacıda iddia edilen iş gücü kaybının dava konusu kaza nedeniyle meydana gelmediği ve geldi ise ne oranda etkileyeceği hususunda ayrıntılı rapor alınmasını, davacı ... için manevi tazminat talebinin hukuken kabulü mümkün olmamakla beraber talep edilen miktarın da oldukça yüksek olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, davacı ..."ın maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 36.519,22-TL gelir kaybı, 2.220,00-TL tedavi ve bakım gideri, 402,00-TL ulaşım gideri toplamı 39.141,22-TL"nin davalı ... yönünden poliçe limiti ile sınırlı ve dava tarihinden itibaren yasal faiziyle, diğer davalılar yönünden kaza tarihi olan 20/05/2011 tarihinden itibaren yasal faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı ..."ye verilmesine; davacı ..."ın manevi tazminat talebine ilişkin davasının reddine; davacı ..."ın manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 5.000,00-TL"nin 20/05/2011 kaza tarihinden itibaren yasal faiziyle sigorta şirketi dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile bu davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm davacılar vekili, davalı ... vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Dosya kapsamına göre, mahkemece hükme esas alınan 18.07.2013 tarihli kusur raporu ile 28.02.2014 tarihli maluliyete ilişkin raporlar davalı ... vekiline tebliğ edilmemiş olduğu görülmektedir.
T.C. Anayasası"nın 36/1 maddesinde "Herkes meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı merciileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir" hükmü düzenlenmiştir. Yine 6100 Sayılı HMK"nın 27. maddesinde "Davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahiptirler. Bu hak; yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını, açıklama ve ispat hakkını içerir" düzenlemesine yer verilmiştir. Bir davanın görülmesi için taraf teşkilinin sağlanması esas olup, hakimin bu hususu re"sen gözetmesi gerekir. Yargılamanın sağlıklı bir biçimde sürdürülebilmesi, iddia ve savunma ile ilgili delillerin eksiksiz toplanıp tartışılabilmesi, davanın süratle sonuçlandırabilmesi, öncelikle tarafların yargılamanın aşamalarından haberdar edilmesi ile mümkündür. Bu husus da usulüne uygun olarak tebligat yapılması ile sağlanabilir.
Adil yargılanma hakkının kapsamında yer alan savunma haklarının etkin biçimde kullanılmasını teminen konulan yasal düzenlemelerden biri de davada esaslı işlem olan bilirkişi raporlarının taraflara tebliğine ilişkin düzenlemedir.6100 Sayılı HMK"nın 280/1 maddesi "Bilirkişi, raporunu, varsa kendisine incelenmek üzere teslim edilen şeylerle birlikte bir dizi pusulasına bağlı olarak mahkemeye verir; verildiği tarih rapora yazılır ve duruşma gününden önce birer örneği taraflara tebliğ edilir" hükmünü amirdir.
Somut olayda, davalı ... vekiline mahkemenin hükme esas aldığı kusur ve maluliyete ilişkin bilirkişi raporu tebliğ edilmeden davanın esası hakkında karar verildiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda mahkemece, kusur ve maluliyete ilişkin bilirkişi raporlarının davalı ... vekiline usule uygun şekilde tebliğ edilmesi ve itiraz süreleri beklenerek davalının itiraz hakkını kullanması sağlanmak suretiyle savunma ve delillerinin toplanması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde davalı ... vekilinin itiraz ve savunma hakkı kısıtlanarak yargılamaya devam edilmek suretiyle hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
2-Bozma neden ve şekline göre davacılar vekili ve davalı ... vekilinin tüm ve davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle bozma nedenine göre bu aşamada davacılar vekili ve davalı ... vekilinin tüm ve davalı ... vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılar, davalılar ... ve ..."ne geri verilmesine 20/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.