19. Hukuk Dairesi 2014/568 E. , 2014/4192 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 10/09/2013
NUMARASI : 2012/84-2013/233
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili; müvekkili tarafından sipariş edilen mallara karşılık davalıya 2 adet çek verildiğini, buna karşın davalı tarafından mal teslim edilmediği gibi bedelsiz kalan çeklere dayanarak müvekkili aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibi yapıldığını belirterek müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespiti ile çeklerin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; müvekkilinin davacı taraftan alacaklı olduğunu, teslim ettiği mallara ilişkin fatura kestiğini ve davacıdan iki adet çek aldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davalı taraf davacıya mal sattığını ve karşılığında iki adet çek aldığını belirtmiş ise de, faturalardaki malların davacıya teslim edildiğini yazılı belge ile kanıtlayamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne davacının icra takibi nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, sipariş ettiği mallara karşılık davalıya 2 adet çek verdiğini, ancak sipariş konusu malların teslim edilmemesi nedeniyle çeklerin bedelsiz kaldığını ileri sürerek söz konusu çeklere dayanılarak yapılan takipten dolayı borçlu olmadığının tespitini istemiştir. Davalı ise bu çeklerin davacıya satıp teslim ettiği mal bedeline karşılık düzenlendiğini savunmuştur. Kural olarak, aslolan peşin satış olup, BK. 182/2. (6098 sayılı TBK. m. 207) maddesi uyarınca aksine adet ya da sözleşme mevcut değil ise satıcı ve alıcı borçları aynı zamanda ifa etmekle mükelleftirler. Somut olayda, davacı bu kuralın aksini savunduğuna ve senedin sipariş edilen mallara karşılık avans olarak verildiğini belirttiğine ve davalı ise kambiyo vasfını haiz çeklere dayandığına göre, davacının HUMK"nun 290. (6100 sayılı HMK. m. 201) maddesi uyarınca iddiasını yazılı delille kanıtlamakla yükümlü olduğunun kabulü gerekir. O halde mahkemece davada ispat yükünün tayininde yanılgıya düşülmüş olması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazların kabulü ile hükmün BOZULMASINA,peşin harcın istek halinde iadesine, 03.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.