Hırsızlık suçundan açılan davada vasıf değişikliğiyle eylemin güveni kötüye kullanmak - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2013/9643 Esas 2014/1675 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/9643
Karar No: 2014/1675
Karar Tarihi: 27.01.2014

Hırsızlık suçundan açılan davada vasıf değişikliğiyle eylemin güveni kötüye kullanmak - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2013/9643 Esas 2014/1675 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Niğde 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir hırsızlık davasında, sanık ve arkadaşları mağdurun cep telefonunu çaldılar. Daha sonra sanık, polisler tarafından yakalandığında telefonu Enver adlı bir arkadaşının üzerinden ele geçirildi. Mahkeme, suç vasfında yanılgıya düşülerek eylemin \"güveni kötüye kullanma\" olarak kabul edilmesine ve davanın düşürülmesine karar verdi. Mahkeme, hırsızlık suçunun temel şeklinin, zilyedinin rızası olmadan başkasına ait taşınır bir malı almak olduğuna dikkat çekti. Güveni kötüye kullanma suçunda ise, zilyetliği kendisine devredilmiş olan mal üzerinde tasarrufta bulunan veya bu devir olgusunu inkar eden kişinin cezalandırıldığı belirtildi. Mahkeme kararında, Türk Ceza Kanunu'nun 141. ve 155. maddelerine atıfta bulunuldu.
2. Ceza Dairesi         2013/9643 E.  ,  2014/1675 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No: 2 - 2012/112655
    MAHKEMESİ : Niğde 1. Asliye Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 28/02/2012
    NUMARASI : 2012/53 (E) ve 2012/186 (K)
    SUÇ : Hırsızlık suçundan açılan davada vasıf değişikliğiyle eylemin güveni kötüye kullanmak

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Zilyedinin rızası olmadan başkasına ait taşınır bir malı, kendisine veya başkasına bir yarar sağlamak maksadıyla bulunduğu yerden almak, hırsızlık suçunun temel şeklidir. Taşınır malın alınmasının suç oluşturabilmesi için, zilyedinin rızasının bulunmaması gerekir.
    Güveni kötüye kullanma suçunda ise, başkasına ait olup da, muhafaza etmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere zilyetliği kendisine devredilmiş olan mal üzerinde, kendisini veya başkasının yararına olarak, zilyetliğin devri amacı dışında tasarrufta bulunan veya bu devir olgusunu inkar eden kişi, şikayet üzerine cezalandırılmaktadır. Zilyetlik rızayla faile devredilmelidir.
    Somut olayda; olay günü sanık ve arkadaşlarının mağduru internet kafeden çağırdıkları, önce Enver adlı kişinin mağdurdan cep telefonunu istediği mağdurun telefonu Enver"e verdiği, Enver"in kendi sim kartını telefona takmaya çalıştığı, takamayınca mağdur telefonu geri alarak Enver"in sim kartını taktığı, bu sırada sanığın cep telefonunu istediği ve Enver"den de 1 TL alarak “postaneden abimi arayacağım” diyerek postaneye doğru gittiği, sanığın arkadaşlarının da olay yerinden ayrıldıkları, mağdurun yarım saat kadar bekledikten sonra sanığın koşarak yanına geldiği ve “polislerden kaçarken telefonu düşürdüm, sana şimdilik kötü bir telefon vereyim, daha sonra yenisini alırım” demesi üzerine mağdurun polise şikayette bulunması nedeniyle İnternet kafeye gelen polislerin cep telefonunu Enver"in üzerinden ele geçirmeleri şeklinde gerçekleşen olayda, mağdurun geçici de olsa zilyetliği devir iradesinin olmadığı, fiili hakimiyetin kaybı sonucu oluşan zilyetlik ile de hırsızlık suçunun oluşacağı gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşülerek eylemin güveni kötüye kullanma olarak kabulüyle şikayetten vazgeçme nedeniyle davanın düşürülmesine karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 27.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.