Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2018/3891 Esas 2019/1741 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/3891
Karar No: 2019/1741

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2018/3891 Esas 2019/1741 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, davalı iş yerinde çalışmalarının ve prime esas kazançlarının tespit edilmesi talep etmiştir. İlk derece mahkemesi davanın açılmamış sayılmasına karar vermiş, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Bölge adliye mahkemesi davacı vekilinin istinaf başvurusunu reddetmiştir. Davacı vekili karara temyiz başvurusunda bulunmuş, dosya okunarak karar verilmiştir. Davalı kurum hizmet tespiti davasında fer'i müdahil olarak davaya katılır. Mahkeme kararı doğru bulmuş ancak vekalet ücretine hükmeden kısım yanlış olarak kabul edilmiştir. Bu nedenle kararın düzeltilerek onanması ve dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesi kararlaştırılmıştır.
5521 Sayılı Kanunun 7. maddesi 4. fıkrası; \"Hizmet akdine tabi çalışmaları nedeniyle zorunlu sigortalılık sürelerinin tespiti talebi ile işveren aleyhine açılan davalarda, dava Kuruma resen ihbar edilir. İhbar üzerine davaya davalı yanında ferî müdahil olarak katılan Kurum, yanında katıldığı taraf başvurmasa dâhi kanun yoluna başvurabilir. Kurum, yargılama sonucu verilecek kararı kesinleştikten sonra uygulamakla yükümlüdür.\" şeklinde düzenlenmiştir.
21. Hukuk Dairesi         2018/3891 E.  ,  2019/1741 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ...... Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesi


    Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmaları ile prime esas kazançlarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
    İlk Derece Mahkemesince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi üzerine davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesince, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine reddine karar verilmiştir.
    Bölge Adliye Mahkemesi kararının davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.

    KARAR

    İlk Derece Mahkemesince dava tarihi gözetildiğinde karar başlığında Kurumun fer"i müdahil yerine ilgili gösterilmesi mahallinde her zaman düzeltilebilecek maddi hata niteliğinde olduğu anlaşılmakla bozma nedeni yapılmamıştır.
    Dava 28.10.2016 tarihinde açılmış olup, dava konusu davacının davalı iş yerinde 05/11/2010-29/08/2011 ile 10.12.2012-13.08.2014 tarihleri arasında çalışmalarının, prim ödeme gün sayılarının ve prime esas kazançlarının tespiti ile Kurum kayıtlarına işlenmesi talebine ilişkindir. 6552 Sayılı Kanunun 64. maddesi ile değişik 5521 Sayılı Kanunun 7. maddesi 4. fıkrasında “ Hizmet akdine tabi çalışmaları nedeniyle zorunlu sigortalılık sürelerinin tespiti talebi ile işveren aleyhine açılan davalarda, dava Kuruma resen ihbar edilir. İhbar üzerine davaya davalı yanında ferî müdahil olarak katılan Kurum, yanında katıldığı taraf başvurmasa dâhi kanun yoluna başvurabilir. Kurum, yargılama sonucu verilecek kararı kesinleştikten sonra uygulamakla yükümlüdür.” şeklinde düzenleme mevcuttur. İş bu düzenlemeye göre davalı Kurum hizmet tespiti davasında fer’i müdahil olarak davaya katılmaktadır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanuna göre feri müdahil, davanın tarafı olmayıp leh ve aleyhine hüküm kurulması da hukuken mümkün değildir. Kurumun fer’i müdahil olduğu bir davada; davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekçesi ile Kurum lehine vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı HMK"nun 370/2. maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı düzeltilerek onanmalıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; ...... Bölge Adliye Mahkemesinin 27.12.2017 tarih, 2017-2342 E, 2017-1617 karar sayılı esastan red kararının KALDIRILMASINA, İlk Derece Mahkemesi hükmünün 3. fıkrasındaki ""Davalı ... vekille temsil edildiğinden karar tarihindeki AAÜT gereğince 990,00.-TL red maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı ..."ya verilmesine,""" rakam ve sözcüklerinin tamamen silinerek hüküm fıkrasından çıkartılmasına ve hükmün bu düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, istek halinde temyiz harcının davacıya iadesine, 07.03.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.