14. Hukuk Dairesi Esas No: 2010/4937 Karar No: 2010/5678 Karar Tarihi: 13.05.2010
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2010/4937 Esas 2010/5678 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2010/4937 E. , 2010/5678 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 03.04.2009 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydındaki şerhin terkini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 04.02.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne dava değeri nedeniyle duruşma isteminin reddine karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, 755 ada 12 parsel sayılı taşınmazda 186 ve 187 bağımsız bölüm kayıtları üzerindeki 1.10.2004 tarihli "şimdilik bina yapılamaz" şeklindeki kaydın terkini isteminde bulunmuştur. Davalılar davanın reddini savunmuşlar, davanın kabulüne dair verilen karar davalılar tarafından temyiz edilmiştir. Dava 3.4.2009 tarihinde irtifak hakkının terkini istemi ile açılmıştır. Dosya içerisinde bulunan tapu kaydına göre dava konusu taşınmazlar yargılama aşamasında 4.12.2009 tarihinde dava dışı ..."a temlik edilmiştir. Bir dava açıldıktan sonra da sahip olunan tasarruf yetkisi gereği dava konusu olan hak veya malın üçüncü kişilere devri mümkündür. Bu durumda bir dava şartı olan davayı takip yetkisi ortadan kalkmış olduğundan, davanın açıldığı haliyle devam etmesi düşünülemez. Mahkemece, dava konusunun üçüncü kişiye temliki re’sen dikkate alınacaktır. Ancak hakim, dava şartının ortadan kalkması nedeniyle davayı reddetmeyip davayı veya savunmayı değiştirme yasağının bir istisnası olan HUMK’nun 186. maddesi uyarınca seçimlik hakkını kullanmak üzere diğer tarafa önel verilmesi gerekir. Anılan madde uyarınca “dava ikame edildikten sonra iki taraftan biri müddeabihi ahara temlik ederse diğer taraf muhayyerdir. Dilerse temlik eden taraf ile olan davasından sarfı nazar ederek müddeabihi temlik eden kimseye karşı dava eder…. dilerse davasını müddeabihi ahara temlik eden taraf hakkında zarar ve ziyan davasına tebdil eder.” HUMK.m.186, daha çok davalının müddeabihi temlik etmiş olması haline ilişkin bir düzenleme gibi algılanmakta ve bu nedenle davacının müddeabihi temliki halinde anılan maddenin uygulanmayacağı savunulmakta ise de madde metninde açıkça “iki taraftan biri müddeabihi başkasına temlik ederse, diğer taraf muhayyerdir” denildiğinden, bu madde hükmünü imkan nisbetinde her iki taraf için de aynı şekilde uygulanacağı açıktır. Somut uyuşmazlıkta, yargılama sırasında dava konusu üçüncü bir kişiye temlik edildiğinden, müddeabihi devralan üçüncü kişi davacının yerine geçerek davaya devam edebilir. Mahkemece davacı tarafından müddeabihin temliki nedeniyle HUMK.nun 186.maddesi hükmü uyarınca işlem yapılmak üzere hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer hususların incelenmesine yer olmadığına peşin harcın istek halinde yatırana geri verilmesine, 13.05.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi.