Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : İftira
Hüküm : TCK"nın 267/1, 43/1, 62, 53. maddeleri uyarınca
mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi, ancak;
1-)Sanığın Cumhuriyet savcılığına vermiş olduğu ifadesinde "suça konu senetteki imzayı kabul etmiş" olduğu, yaptırılan imza incelemesi sonucunda İstanbul Kriminal Polis Laboratuvarı tarafından düzenlenen raporda "imzanın sanığa ait olduğunun ancak belgenin ön yüzündeki el yazıları ile sanığın el yazısı arasında kaligrafik ve grofolojik özellikler yönünden irtibatın tespit edilemediğinin bildirilmiş olması" karşısında, söz konusu raporla yetinilmeyip suça konu belgenin ön yüzündeki el yazılarının katılan ..."na ait olup olmadığı hususunda Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesinden rapor alınmadan,
2-)Soruşturma aşamasında ifadesi alınan katılan ..."nun "suça konu senedin kendisine ... ve ..."nun huzurunda sanık tarafından verildiğini" beyan etmesi ve olayın tanıkları olan ... ve ..."nun yargılama aşamasında tanık sıfatıyla ifadesine başvurulmadan,
3-)Katılan ..."nin sanık ..."in işyerinde taşeron, sanık ..."in ise katılan ..."nin işyerinde işci olarak çalıştığını beyan etmeleri karşısında, katılan ile sanığın iş ilişkileri araştırılıp tam olarak ortaya konulmadan eksik araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi,
4-)Kabul ve uygulamaya göre de;
TCK"nın 53. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının uygulanması bakımından, Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. 2015/85 sayılı iptal kararının gözetilmesi lüzumu,
Bozmayı gerektirmiş sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 10.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.