3. Hukuk Dairesi 2017/12155 E. , 2017/8175 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki kiracılık sıfatının tespiti davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili; taraflar arasında imzalanan 01.03.2013 başlangıç tarihli, 1 yıl süreli kira sözleşmesine davalı belediye tarafından sürenin dolması nedeniyle son verildiğini, davalı kirayaverenin süre sonuna dayanarak tahliyesini isteyemeyeceğini belirterek kiracılık sıfatının tespitini istemiştir.
Davalı vekili, kiralananın 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu"nun 45. maddesi gereğince 1 yıl süre ile kiraya verildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacının davasının kabulü ile dava konusu kira akdinin davalı kiralayan belediyece belirli sürenin bitimi nedeniyle feshinin geçersizliğinin tespitine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
2886 Sayılı Devlet İhale Kanununun 5737 Sayılı Kanunun 79/c maddesi ile değişik “...ve Tahliye” başlıklı 75.maddesinin 3 ve 4.fıkrasında “kira sözleşmesinin bitim tarihinden itibaren işgalin devam etmesi halinde, sözleşmede hüküm var ise ona göre hareket edilir. Aksi halde ecrimisil alınır. İşgal edilen taşınmaz mal, idarenin talebi üzerine bulunduğu yer mülkiye amirince en geç onbeş gün içinde tahliye ettirilerek, idareye teslim edilir” hükmü bulunmaktadır. Bu madde önceleri sadece hazine tarafından bu kanun hükümlerine göre kiraya verilen yerler hakkına uygulanırken, 13.07.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5393 Sayılı Kanunun 26/b maddesi uyarınca Belediyeler daha sonra İl Özel İdareleri ve son olarak 5737 sayılı kanunun 79/c maddesi uyarınca Vakıflar Genel Müdürlüğüne ait taşınmazlar hakkında da uygulanması öngörülmüştür. Bu madde ile adı geçen kurumlara tahliye konusunda bir ayrıcalık tanınmıştır. Yasa, süre bitiminden itibaren ecrimisil alınacağı hüküm altına alındığından, 2886 sayılı yasanın 1.maddesi uyarınca usulüne uygun yeni bir sözleşme yapılmadıkça kiracıyı fuzuli şagil kabul etmek gerekir.
Dava konusu taşınmaz 07.02.2013 tarihinde 2886 Sayılı Yasa gereğince yapılan ihale ile davacıya 1 yıllığına kiralanmış, taraflar arasında 01.03.2013 başlangıç tarihli 1 yıl süreli kira sözleşmesi imzalanmıştır. Kira sözleşmesinin hususi şartlarında " sözleşme süresinin 1 yıl olduğu ve kontratın sona ermesinden bir ay önce taraflar yazılı olarak ihtarda bulunmadıkları sürece sözleşmenin yenileneceği" kararlaştırılmıştır. Davalı Belediye Başkanlığının davacıya yollamış olduğu 27.1.2014 düzenleme ve tebliğ tarihli ihtarname ile davalı belediye sözleşmenin yenilenmeyeceği hususunda irade beyanını ortaya koyduğundan taraflar arasındaki kira sözleşmesi 01/03/2014 tarihinde sona ermiştir. Davacı tarafından 05/05/2014 tarihinde açılan dava ile dava konusu taşınmazda kiracılık sıfatının devam ettiğinin tespiti talep edilmişse de davacı ile davalı arasındaki kira sözleşmesinin 01/03/2014 tarihinde sona erdiği, tahliye konusunda davacıya gerekli ihtarnamenin süresinde tebliğ edildiği, davacının dava konusu yerde bir hakkının bulunmadığı, davacının fuzuli şagil olduğu anlaşılması karşısında davanın reddi yerine kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün davalı yararına HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 29.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.