18. Ceza Dairesi 2015/40883 E. , 2017/10819 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hakaret, tehdit
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-) Tehdit suçundan kurulan hükmün temyizinde;
Sanığa yükletilen tehdit eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak;
TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."nun temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu husus, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası “hükümden TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluklarının uygulanmasına ilişkin kısmın çıkartılması” suretiyle tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2-) Hakaret suçundan kurulan hükümlerin temyizinde ise; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Nazilli E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda D-5 kapalı koğuşunda kalan hükümlülerin, kantin günü olmadığı halde bildirdikleri ihtiyaçlarının cezaevi kantinine yeni gelen malzemelerin taşınması işlemleri nedeniyle daha sonra verileceğinin nöbetçi memur olan katılan ... tarafından koğuşta bulunanlara söylenmesi üzerine, hükümlü sanığın, katılan ..."den sigara istediğinde katılanın verilemeyeceğini söyledikten sonra katılana hitaben sinkaflı sözlerle hakaret etmesi, yaklaşık 15-20 dakika kadar sonra koğuşa sigara teslimi için gidildiğinde ise, şüphelinin katılanlar ... ve ..."a hakaret etmesi eylemlerinin, aynı yer ve zamanda, aynı suç işleme kararıyla, birbirini takip eden söz ve davranışlarla gerçekleşmiş olması nazara alındığında, hukuken bir bütün halinde tek bir hakaret fiilini oluşturduğu anlaşılmakla, tek fiille birden çok katılana karşı hakaret suçunu işleyen sanık hakkında verilecek cezanın TCK’nın 43/2. maddesi uyarınca arttırılması gerekirken, sanığın katılan ..."e yönelik eylemi ile katılanlar Mehmet ve Erdal"a yönelik eyleminin ayrı, bağımsız hakaret suçu oluşturduğu kabul edilerek ayrı ayrı iki kez cezalandırılmasına karar verilmesi,
Kabule göre ise,
TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Kanuna aykırı, sanık ..."nun temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 12/10/2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.