22. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/18603 Karar No: 2018/26142 Karar Tarihi: 04.12.2018
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/18603 Esas 2018/26142 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İş Mahkemesi'nde görülen davada, kamyon şoförü olarak çalışan davacının iş sözleşmesi davalı işveren tarafından haklı bir sebep olmadan feshedildiği gerekçesiyle bir kısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınması talep edilmiştir. Mahkeme verilen bilirkişi raporu ve deliller doğrultusunda davayı kabul etmiştir. Ancak, davalı tarafın zamanaşımı def'i ileri sürdüğü ve bu def'in dikkate alınmadığı için karar temyiz edilmiştir. Dosyadaki gerekçeler ve kanuni gerektirici sebepler doğrultusunda, davalının bazı temyiz itirazları yanlış olmakla birlikte, ıslah tarihi itibariyle zamanaşımı def'i söz konusudur ve bu def'in dikkate alınmaması nedeniyle karar bozulmuştur. Kanun maddeleri olarak 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 371/2 ve 319. maddeleri belirtilmiştir.
22. Hukuk Dairesi 2017/18603 E. , 2018/26142 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İş Mahkemesi
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti Davacı vekili, davacının davalıya ait işyerinde kamyon şoförü olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından haklı bir sebep olmadan feshedildiğini ileri sürerek, bir kısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir. Davalı Cevabının Özeti: Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir. Temyiz Başvurusu: Karar, yasal süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Taraflar arasında ıslah tarihi itibariyle zamanaşımı def’i ileri sürülmesi ve işçilik alacaklarının zamanaşımına uğrayıp uğramadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır. Dava konusunun ıslah yoluyla arttırılması durumunda, mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümlerinin uygulandığı dönemde, ıslah dilekçesinin tebliğini izleyen ilk oturuma kadar ya da ilk oturumda yapılan zamanaşımı defi de ıslaha konu alacaklar yönünden hüküm ifade eder. Ancak 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01.10.2011 tarihinden sonraki uygulamada, 371/2 ve 319. maddeler uyarınca ıslah dilekçesinin davalı tarafa tebliği üzerine iki haftalık süre içinde ıslaha konu kısımlar için zamanaşımı definde bulunulabileceği kabul edilmelidir. Somut uyuşmazlıkta; davacının davasını kısmi dava olarak açtığı, Mahkemece davanın kısmi dava olarak değerlendirildiği, yargılamanın da buna göre sonuçlandırıldığı açıktır. Gerçekten de, davacı taraf 06/08/2015 tarihinde ıslah harcı yatırmak suretiyle davasını ıslah etmiş olup, anılan dilekçe 18/08/2015 tarihinde davalıya tebliğ edilmiştir. Davalı vekili, UYAP üzerinden dosyaya sunduğu 26/08/2015 tarihli dilekçesinde ıslah tarihi itibariyle zamanaşımı def’i ileri sürmüş olmasına rağmen, mahkemece bu dilekçe hakkında herhangi bir değerlendirme yapılmadığı anlaşılmaktadır. Davalı tarafça ileri sürülen ıslaha karşı zamanaşımı def’i süresinde ve usulüne uygun olduğuna göre, Mahkemece zamanaşımı def’i dikkate alınmadan ve alacakların zamanaşımına uğrayıp uğramadığı yönünden herhangi bir değerlendirme yapılmadan karar verilmiş olması hatalıdır. Kararın yukarıda belirtilen sebepten bozulması gerekmiştir. Sonuç: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 04.12.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.