Tebliğname No : 12 - 2015/23180
Mahkemesi : Bodrum 2. Asliye Ceza Mahkemesi
Karar Tarihi : 04/11/2014
Numarası : 2014/224 - 2014/467
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Muğla Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu"nun 22.08.2002 tarih, 1691 sayılı kararıyla 3. derece arkeolojik sit alanı olduğu kabul edilen bölge içerisinde yer alan, yine ilgili Koruma Bölge Kurulu"nun 02.12.2004 tarih, 318 sayılı kararıyla korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı olduğu kabul edilen Bodrum ilçesi, Turgutreis beldesi, A... mevkii, .... pafta, ... sayılı parselde yer alan H. B...F..."nin, sanık tarafından taşınmazın maliki olan Kıyı Emniyeti ve Gemi Kurtarma İşletmeleri Genel Müdürlüğü"nden kiralandığı ve içerisinde kafe işletilmek istendiği, Muğla Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu görevlilerince yerinde yapılan 15.10.2009 tarihli denetimde, sanık tarafından izin alınmadan mutfak ile tuvalet arasında bulunan duvarın yıkılıp kaldırıldığının ve ortaya çıkan tüm alanın mutfağa dahil edildiğinin tespit edildiği, bu tespitler üzerine sanık hakkında soruşturmaya başlandığı, her ne kadar sanık hakkında 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan dava açılmış ise de; sanık tarafından izinsiz kaldırılan duvar yerine, aynı ebatlarda duvar örüldüğü ve binanın eski haline dönüştürüldüğü, sanığın verdiği ifadelerinde, bir suç kastının olmadığını, kaldırdığı duvarın kabul görmemesi nedeni ile yeniden ördürdüğünü ve binayı eski haline getirdiğini beyan ettiği, Dairemizin 11.02.2014 tarih, 2013/232 esas, 2014/3136 karar sayılı kararı üzerine, davaya konu tescilli binada yapılan 10.10.2014 tarihli keşfe iştirak eden inşaat mühendisi, fen ve arkeolog bilirkişilerinden alınan raporda, izinsiz kaldırılan ara duvarın yeniden örüldüğünün, her iki tarafının sıvanıp boyandığının, bu imalatın binanın bütünü ile uyumlu olduğunun ve binanın tescillenmesine esas olan kriterlere uygun şekilde yapıldığının, ayrıca tescilli binaya da bir zarar verilmediğinin tespit edildiği, tüm bu nedenlerle sanığın bir suç kastıyla hareket ettiğine dair delillerin bulunmadığı ve yapılan yargılama neticesinde sanığın beraatine karar verilmesinde bir aykırılığın olmadığı anlaşılmakla;
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, sanığın bir suç kastıyla hareket etmediği gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin, sanığın mahkumiyetine karar verilmesi gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, 24/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.