17. Hukuk Dairesi 2014/18542 E. , 2017/1547 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, kazada karşı araç sürücüsü olan davalıların murisinin asli kusurlu olduğunu,kaza nedeniyle hasar gören sigortalı araç için müvekkil şirketin sigortalısına 07.05.2009 tarihinde toplam 58.598,35 TL ödendiğini, karşı araç zmms"sinden bir miktar ödeme alındığını, bu miktar tenzil edildiğinde bakiye 28.948,76 TL için sigortalısının haklarına halef olduğu için davalı aleyhine ilamsız icra takibi yaptıklarını ancak davalının haksız itirazı nedeniyle takibin durduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili; kusuru ve hasarı kabul etmediklerini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre; davanın kısmen kabulü ile Buldan İcra müdürlüğünün 2009/524 saylı icra dosyasıındaki itirazın kısmen iptali ile takibin 27.225,00 TL üzerinden devamına, asıl alacağa ödeme tarihi olan 07.05.2009 tarihinden itibaren yasal faiz işletilerek takibin devamına karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Dava, kasko sigorta sözleşmesine kaynaklanan rücuen tazminat istemine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Kasko Sigortası Genel Şartları"nın B.3.3.1.2.1 maddesi hükmü uyarınca "onarım masrafları sigortalı taşıtın rizikonun gerçekleştiği tarihteki değerini aşar ya da taşıt onarım kabul etmez ise taşıt tam hasara uğramış sayılır. Bu durumda değeri tamamen ödenen araç ve aksamı talep ettiği takdirde sigortacının malı olur." Davalı ... şirketi meydana gelen hasar bedelini tamamen poliçe limitleri içerisinde ödeme yükümlülüğü altında olup, sigortalı araç hurdasını sigorta ettiren kendisine verilmesini açıkça istemedikçe, sigortacı tarafından hasarlı araç sigortalının uhdesinde bırakılıp, sovtaj bedelinin tazminattan düşülmesi mümkün değildir. Zira kasko sigortasında aslolan amaç gerçek zarar bedelinin tamamen (azami poliçe teminatına kadar) karşılanmasıdır.
Somut olayda, mahkemece hükme esas alınmayan, makina mühendisi bilirkişi .... tarafından hazırlanan 22.08.2011 taraihli rapor ve 19.04.2012 tarihli ek raporda, davacıya kasko sigortalı olan .... plakalı çekicinin değişilen malzemelerin cinsi, miktarı vs göre hurda değerinin 7.703,35 TL olduğu belirtilmiştir. Oysa mahkemece hükme esas alınan ATK Trafik İhtisas Dairesince düzenlenen 02.07.2013 tarihli raporda, hurda değerinin 51,84 TL olduğu belirtilerek davacının rücuen talep edebileceği tazminat belirlenmiştir. Dosyada mevcut iki rapor arasında belirlenen hurda deperi hususunda çok bariz, ciddi fark bulunmakta olduğu gibi, hükme esas alınan 02.07.2013 tarihli raporda sovtaj değerinin hangi verilere göre belirlendiği de açıklanmamıştır. Tüm bu açıklamalara göre mahkemece, makine mühendislerinden oluşacak 3 kişilik bilirkişi heyetinden hurda değeri hususunda mevcut iki rapor arasındaki çelişkileri giderecek, denetime uygun, açık, anlaşılır rapora alınması ve davacıya kasko sigortalı çekicin hurda değerinin tereddüte neden olmayacak şekilde tespit edilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, çelişki giderilmeden ve yetersiz bilirkişi raporuna göre karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozma nedeni yapılmıştır.
SONUÇ: Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine; 2 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA; peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine 16.02.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.