4. Ceza Dairesi Esas No: 2017/19664 Karar No: 2021/4782 Karar Tarihi: 11.02.2021
Tehdit - hakaret - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2017/19664 Esas 2021/4782 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanığın silahlı tehdit ve hakaret suçlarından mahkumiyetine karar verilmiştir. Ancak, sanığın tehdit eyleminin kanunun belirlediği kapsamda olmadığı ve hakaret suçunda uzlaşma önerisinde bulunulmamış olduğu gerekçesiyle karar bozulmuştur. Ayrıca, hak yoksunluğuna ilişkin hüküm uygulanamayacağı belirtilmiştir. Kanun maddeleri ise şöyledir: TCK'nın 106/1-1.c, 253/3, 5271 CMK'nın 253, 5237 TCK'nın 2 ve 7. maddeleri, ve TCK'nın 53/1-b.
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; 1- Her iki suçtan kurulan hükümler yönünden; İddianame içeriği ve yerel Mahkemenin kabulüne göre, sanığın silahlı tehdit suçunu katılanlara bıçak gösterip seni öldürürüm demek suretiyle işlediği iddia ve kabul edilmişse de, sanığın elinde bıçak olduğunu yalnızca katılan ...’in iddia etmesi, diğer katılan ... ile tanıklar Cengiz ve Fatih’in ise olay esnasında sanığın elinde bira şişesi olduğunu söylemeleri ve bıçaktan bahsetmemeleri karşısında, sanığın bıçakla tehdit suçunu işlediğine ilişkin katılan ...’in iddiası dışındaki kanıtların neler olduğu, katılan ...’in beyanına neden üstünlük tanındığı, sanığın olay esnasında elinde bulunduğu söylenen bira şişesinin silahtan sayılıp sayılmayacağı hususlarının tartışılıp açıklanması gerektiği, sanığın tehdit eyleminin TCK’nın 106/1-1.c. kapsamındaki kaldığının kabulü halinde ise tehdit ve hakaret suçlarının uzlaşma kapsamında kalacağı değerlendirildiğinde, belirtilen hususlar tartışılıp açıklanmadan yasal olmayan gerekçeyle sanık hakkında silahlı tehdit ve hakaret suçlarından yazılı şekilde mahkumiyet hükümleri kurulması, 2- Sanığın tehdit eyleminin TCK’nın 106/1-1. cümle kapsamında kaldığının kabulü halinde ise tehdit ve hakaret suçları açısından;
02/12/2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaştırma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen TCK’nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunduğu, hakaret suçu yönünden ise, uzlaşma önerisinin yapıldığı tarihte 5271 sayılı CMK’nın 253/3. maddesinde engel bulunduğu gözetilerek, yeni düzenleme karşısında bu suç yönünden de uzlaşma önerisinde bulunulması gerektiği anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması, 3-TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması, Bozmayı gerektirmiş ve sanık ...’in temyiz nedenleri yerinde görülmekle, tebliğnameye aykırı olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayıp sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 11/02/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.