17. Hukuk Dairesi 2014/18934 E. , 2017/1534 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili tarafından tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacılar vekili, 09.06.2007 tarihinde yaya olan desteğe davalıların işleteni ve sürücüsü olan aracın çarpması ile desteğin öldüğünü müvekillerinin babası ve eşi olan murisin desteğinden yoksun kaldıklarını ve manevi olarak da zarar gördüklerini belirterek her bir davacı için 2.500’er TL destekten yokun kalma tazminatı ve 10.000’er TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davalılar, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davacının davasının kısmen kabulü ile davacı ... için 21,157,11 TL maddi tazminatın ve 10.000 TL manevi tazminatın, davalı ... için 1763,70 TL maddi tazminatın ve 10.000 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 09/06/2007 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-) Davalı ... vekilinin davacı ... için hükmedilen 1.763,70 TL maddi tazminata dair temyiz itirazlarının incelenmesinde;
6100 sayılı HMK"nın geçici 3/2. maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427. maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 2014 yılı için 1.890,00 TL"dir.
Temyize konu karar anılan yasanın yürürlüğünden sonra verildiğinden kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1.6.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden davalı ... vekilinin davacı ... için hükmedilen 1.763,70 TL maddi tazminata ilişkin itirazlarını içeren temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2-) Davalı ... vekilinin davacı ... için hükmedilen manevi tazminata ve davacı ... için hükmedilen maddi ve manevi tazminata ilişkin temyiz itirazlarının incelemesine gelince;
a) Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı ... vekilinin asağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
B) Hakim, manevi tazminata Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi hükmüne göre, özel durumları göz önünde tutarak adalete uygun olarak hükmeder. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. Bu durumda hükmedilen manevi tazminat miktarı, somut olayın özellikleri, kaza tarihi, tarafların kusur durumu, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, olayın meydana gelmesindeki etkiler gibi hususlar birarada değerlendirilerek belirlenmelidir. Somut olayda; olayın oluş şekli, kaza tarihi bir arada değerlendirildiğinde davacılar için hükmedilen manevi tazminat miktarı bir miktar fazladır.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin davacı ... için hükmedilen maddi tazminata ilişkin temyiz dilekçesinin hükmün kesin olması nedeniyle REDDİNE, (2-a) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2-b) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ..."a geri verilmesine 16/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.