11. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/11215 Karar No: 2016/6333 Karar Tarihi: 08.06.2016
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/11215 Esas 2016/6333 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2015/11215 E. , 2016/6333 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 20/05/2015 tarih ve 2014/125-2015/208 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili; müvekkilinin ..."de bir ev almak amacıyla babası olan davalıya 1996 yılında 103.000 DM ve 60.000 DM havale gönderdiğini, bu paraların davalı tarafından çekildiğini ve ev satın alındığını, müvekkilinin evi kendi adına devir etmesini istediğinde davalı ve eşinin tapuyu devir etmeyeceklerini bildirdiklerini, bunun karşılığında tapu iptal ve tescil davası açıldığını ancak davanın ret edildiğini, müvekkilinin alacağının tazminat alacağına dönüştüğünü ileri sürerek 163,00 DM karşılığı 77.544 Euro"nun devlet bankalarının bir yıl vadeli dövize uyguladıkları faiz oranı üzerinden işleyecek faizle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; zamanaşımı definde bulunmuş ve davacının iddialarının gerçeği yansıtmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında inançlı işlem olduğu, davacının iradi ferağ umudunu taşıdığı sürece zaman aşımı süresinin işlemeye başlayamayacağı, davacının tapu iptal tescil davası açtığı 23.09.2003 tarihi itibariyle ferağ umudunu yitirdiği, bu durumda 10 yıllık zaman aşımı süresinin 2003 tarihinden başladığı ve dava tarihi olan 21.03.2014 tarihinde 10 yıllık zaman aşımı süresinin dolmuş olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, belli bir amaç için havale edilen paranın amacın gerçekleşmediği için iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece taraflar arasındaki işlem inançlı işlem olarak nitelenmiş ve buna göre davacının işleme olan inancını yitirdiği andan itibaren on yıllık süre geçmiş olduğundan davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş ise de; davacının 23.09.2003 tarihinde davalıya karşı açtığı tapu iptal tescil davasında taraflar arasındaki işlemin inançlı işlem olmadığına kanaat getirilerek verilen davanın reddi kararı kesinleşmiş olmasına ve 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 125. maddesinde düzenlenen on yıllık genel zamanaşımı süresinin dava tarihi itibariyle dolmuş olmasına göre, sonucu itibariyle doğru olan kararın açıklanan bu gerekçe ile onanması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile sonucu itibariyle doğru olan kararın gerekçesi yazılı şekilde değiştirilerek ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 01,50 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 08/06/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.