Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2007/6642 Esas 2008/3402 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2007/6642
Karar No: 2008/3402

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2007/6642 Esas 2008/3402 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2007/6642 E.  ,  2008/3402 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Marmaris İcra Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 04/10/2006
    NUMARASI : 2005/185-2006/327

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı kararın temyizen tetkiki davacı (Alacaklı) vekili tarafından istenmiş, mahkemece ilamında belirtildiği şekilde isteğin reddine karar verilmiştir. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
    Dava ,davacı  alacaklının  İİK’nun 99.maddesi uyarınca  üçüncü kişinin istihkak iddiasının reddi istemine ilişkindir.
    Mahkemece davanın reddine  karar verilmiş ise de ,varılan sonuç usul ve yasaya uygun bulunmamıştır
    Dava konusu taşınır mallar  borçlu C.S.ödeme emrinin tebliğ edildiği adreste ve yüzüne karşı haczedilmiştir. İİK’nun 96/a maddesinde öngörülen mülkiyet karinesi borçlu dolayısı ile davacı alacaklı yararınadır.Bu yasal karinenin aksinin ispatı davalı 3.kişiye aittir.İcra müdürünün hatalı işlemi sonucu alacaklının dava açmak zorunda bırakılması ispat yükünün yer değiştirmesine neden olmaz.  
    Takip dayanağı bono, alacaklı ve borçlular arasında düzenlenmiş 16.05.2003 tarihli  kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanmaktadır .Davalı 3.kişi şirket, borcun doğumundan  sonra 1998 yılında  kurulmuştur. Haciz adresi ise 01.04.2004 tarihinde borçlular tarafından kiralanmış ,3.kişi ise 15.05.2004 tarihinde aynı adreste faaliyete başladığı iddia edilmiştir.Resmi kayıtlarda görülmemekle birlikte davalı borçlu C.S.haciz sırasında otelin müdürü  ve  aynı zamanda  şirketin ortağı olduğunu beyan etmiştir.Davalı şirket tarafından sunulan faturaların dip koçanları ile teyit sağlanmış ise de tüm faturalar borç doğumundan sonraki tarihi taşıdığı görülmüştür.
    Tüm bu maddi ve hukuki olgular birlikte değerlendirildiğinde,borçluların davacı alacaklıdan mal kaçırma amacı ile danışıklı olarak  başka şahıslar adına 3.kişi şirketi kurarak  bu şirket adına faaliyette bulunulduğu ve faturaların bu şirket adına kesildiği davanın danışığa dayalı olduğu  anlaşılmaktadır.
    Bu nedenlerle davanın kabulü gerekirken aksi düşüncelerle reddi  usul ve yasaya aykırıdır.
    O halde,davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya (Alacaklıya) idasesine, 3.3.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.