Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/7591
Karar No: 2016/3407
Karar Tarihi: 17.03.2016

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/7591 Esas 2016/3407 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2015/7591 E.  ,  2016/3407 K.
"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Kadastro sırasında, ... mahallesi, 525 ada 20 parsel sayılı 1419,95 m² yüzölçümlü taşınmaz, çay bahçesi niteliği ile ... ... adına tespit edilmiştir.
Davacı ..., 03.03.2008 havale tarihli dilekçesiyle, Kaban mahallesinde 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanunla değişik 4. maddesine göre yapılan kadastro çalışmaları sırasında, 502 ada 1 nolu orman parselinin kuzey kısmı ile 503 ada 1 sayılı orman parselinin kuzey ve doğu kısımlarının orman sınırları dışında bırakılmasına rağmen, eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğraflarında orman olarak gözüktüğünü iddia ederek, tesbitin iptali ve taşınmazların orman olarak sınırlandırılması talebi ile dava açmıştır.
Mahkemece, davacının 90 ayrı parsele dava açtığının tespit edilmesi üzerine, her bir parsel için tefrik kararı verilerek 525 ada 20 sayılı parsel için bu dosya üzerinden yapılan yargılama sonucu, davanın reddine; dava konusu taşınmazın tespit gibi tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... ve davalı ... tarafından esasa yönelik olarak temyizi üzerine Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 20/06/2013 tarih ve .../... E. - .../... K. sayılı ilâmı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; "Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 5304 sayılı Kanunla değişik 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre orman kadastrosu yapılmış, davacı ... tarafından, kısmî ilân süresi içinde dava konusu taşınmazla birlikte birden çok parsele dava açılmıştır. Orman kadastrosundan sonra yapılan arazi kadastrosu sırasında davaya konu yer hakkında 525 ada 20 parsel numarası verilmiş ve kadastro mahkemesinde orman kadastrosuna itiraz davasına konu olduğundan sözedilmiş olmasına karşın, malik hanesi açık bırakılmayarak davalı adına tespit yapılmıştır. Mevcut dava nedeniyle tutanakların malik haneleri açık bırakılması gerekirken, dava konusu taşınmazın yanılgı sonucu davalı adına tespit edilmiş olması bu taşınmazın tesbitten önce davalı olduğu gerçeğini değiştirmez. Ayrıca; mahkemece, dava konusu taşınmazın memleket haritası ve hava fotoğraflarına göre orman sayılmayan yerlerden olduğu gerekçe gösterilerek davacı ...nin davasının reddi ile dava konusu taşınmazın tespit gibi davalı adına tesciline karar verilmiş ise de, yapılan inceleme ve araştırma taşınmazın davalı adına tespiti için yeterli değildir.
Şöyle ki; mahkeme tarafından davalı yararına zilyetlikle kazanma koşulları araştırılmadığı gibi yapılan keşifte ziraatçi bilirkişi ve mahalli bilirkişi de bulundurulmamıştır. Kabule göre de; dava konusu taşınmaza ait kadastro tutanağının malik hanesi açık olarak düzenlendiği kabul edildiğinden, hüküm kısmında çekişmeli taşınmazın “tespit gibi tesciline” karar vermek yerine, tescil hükmü kurulacak ise, adına tespit yapılan kişinin kimlik bilgileri yazılmalıdır."" denilmiştir.
Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra, davanın reddine, dava konusu 525 ada 20 parselin kadastro tespitinin iptaline, ""çay bahçesi"" niteliği ile ... ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kısmî ilân süresi içinde açılan kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
Dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde 3402 sayılı Kadastro Kanununun 5304 sayılı Kanunla değişik 4. maddesi gereği yapılan kadastro çalışmaları sırasında dava konusu parsel orman sınırları dışında bırakılmış, kısmî ilân süresi içinde ...nce dava açılmış olması nedeni ile kadastro çalışmaları kesinleşmemiştir.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak çekişmeli taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olmadığı belirlenerek hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 17/03/2016 gününde oy birliği ile karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi