Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/2837
Karar No: 2018/38

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/2837 Esas 2018/38 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi         2017/2837 E.  ,  2018/38 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
    HÜKÜM : TCK"nun 155/2, 62, 50/1-a, 52/2-4 maddeleri gereğince mahkumiyet

    Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Sanığın, katılana ait kargo şirketinde şoför olarak çalıştığı sırada kendisine iş için teslim edilen araçla şehir dışına alkollü bir şekilde çıkmak suretiyle kaza yaptığı ve aracı terkederek evine gittiği, yapılan incelemede araçta 12.000 TL zarar bulunduğunun belirtildiği, böylece sanığın hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda,
    Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi,failin kendisine verilen malı,veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Bu hukuksal bilgiler ışığında somut olay değerlendirildiğinde, sanığın söz konusu aracı kullanmak suretiyle hizmet ilişkisi kapsamı dışına çıkmadığı, zilyetliği zaten kendisinde olan aracı kullanma yetkisinin bulunduğu, kullandığı araç ile alkollü olarak kaza yapmasının TCK 179/3 kapsamındaki suçu oluşturacağı, eyleminin 155/2 kapsamında değerlendirilmesinin mümkün olmadığı, atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığı gibi sanığın bir yakınını ziyaret etmek isterken kazanın meydana gelmesi karşısında suç işleme kastıyla hareket ettiğine dair delil de bulunmadığı dikkate alınarak, sanığın, 5271 sayılı CMK’nın 223/2-a maddesi gereğince beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
    Kabule göre de; katılan, 06/07/2011 tarihinde talimatla alınan ifadesinde, sanığın, zararını karşılamak amacıyla 2010 yılı Mayıs ayından Aralık ayına kadar yanında ücretsiz çalıştığını, Aralık ayında Tekirdağ’daki şubeyi bıraktıklarını, mahkemeye de sunduğu ücret bordrolarına göre sanığın maaşından net 4.633.84 TL aldıklarını, halen sanığın kendilerine 7.366.55 TL borcu bulunduğunu belirttiği, sanık soruşturma aşamasındaki ifadesinde, katılanın zararını gidereceğini ifade ettikten sonra 28/04/2011 tarihli duruşmadaki ifadesinde, katılanın zararını giderdiğini söylediği, temyiz dilekçesinde ise, katılanın işyerinde dokuz ay maaş almadan çalıştığını, ayrıca elden parça parça 2.350 TL daha para ödediğini belirttiği ve işyeri çalışanı İlkay Akgün imzalı olan kendisinden para alındığına dair belge fotokopilerini dosyaya sunduğu dikkate alınarak, sanığın gerçekte bu işyerinde ne kadar çalıştığı ve bu çalışma süreci içinde kaç aylık maaşını katılan işyerine verdiğinin belirlenmesi, işyeri kayıtlarının getirtilerek, çalışma süresi açısından sanık ve katılanın beyanları arasındaki çelişkinin giderilmesi, sanığın temyiz dilekçesine ek olarak sunduğu imzalı belgelerin gerçek olup olmadığının araştırılması varsa asıllarının dosyaya konulması, parayı aldığı belirtilen işyeri çalışanı İlkay Akgün isimli kişinin bilgi sahibi sıfatıyla dinlenilmesi, sanıktan para alıp almadığı, belgeler altındaki imzaların kendisine ait olup olmadığının sorulması ile verildiği iddia edilen bu paranın katılanın kayıtlarında yer alıp almadığının araştırılması, buna göre sanığın zararı gidermek amacıyla katılana gerçekte ne kadar ödeme yaptığının kesin olarak belirlenmesi, kısmi iade varsa, son durum itibariyle katılanın kısmi iadeye rızasının bulunup bulunmadığının sorulması, zararın tam giderilmesi söz konusu ise, sanık hakkında TCK’nın 168/2. maddesi kapsamında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunun karar yerinde tartışılması gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ve yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, hükmün BOZULMASINA, 08/01/2018 tarihinde beraate karar verilmesi gerektiğiyle ilgili karar yönünden oyçokluğu, TCK"nın 168/2 maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması ile ilgili karar yönünden oybirliğiyle karar verildi.

    Karşı Oy;

    Sanık ... hakkında Tekirdağ Cumhuriyet Başsavcılığının 10.11.2010 tarih ve 2010/2945 esas sayılı iddianamesiyle, kendisine hizmet nedeniyle tahsis edilen 59 TC 488 plakalı aracı iş saatleri dışında iş yerine bırakması gerekirken bırakmayıp amacı dışında kullanarak gece Tekirdağ-Yeniköye gittiği ve kaza yaptığı iddiasıyla dava açılmış ve sanığın TCK 155/2, 58, 53/1-2 maddeleri gereğince cezalandırılması talep olunmuştur.
    Mahkemesince sanığın suçu sabit kabul edilip hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan mahkumiyetine karar verilmiştir.
    Mahkumiyet kararını sanığın temyiz etmesi üzerine, dairemiz çoğunluğunca sanığın suç kastıyla hareket ettiğine ilişkin delil bulunmadığı, dolayısıyla sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği, kabule göre de TCK"nun 168/2 maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerekçesiyle bozulmuştur.
    Çoğunluğun beraat yönündeki görüşüne katılmıyoruz. Şöyleki; sanık katılana ait kargo şirketinde şoför olarak çalışmakta olup, sözkonusu araç kendisine hizmet gereği tahsis edilmiştir. Taraflar arasında tartışmasız olan aracın mesai dışında işyerinin önünde duracağı olgusudur. Sanık olay günü mesai dışında gece saatlerinde gelip aracı bulunduğu yerden almış ve rızasız-izinsiz bir şekilde özel işinde kullanmış araçla da kaza yapmıştır.
    TCK; 155. madde güveni kötüye kullanma suçunu tanımlarken: başkasına ait olup da muhafaza etmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere zilyetliği kendisine devredilmiş olan mal üzerinde kendisinin veya başkasının yararına olarak zilliyetliğin devri amacı dışında tasarrufta bulunan... denilmiştir.
    TCK 155/2 maddesinde de hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçu düzenlenmiş olup; olayımızda kargo şirketinin taşıma işinde kullanılan araç sanığa hizmet gereği kullanması amacıyla tahsis edilmiştir. Sanık da bu aracı "zilliyetliğin devri amacı dışında tasarrufta bulunmak suretiyle kullanmıştır." Olayımızda bir zaruret hali olmadığı gibi rıza da yoktur. Dolayısıyla suç oluşmuştur,
    Çoğunluğun TCK"nun 168. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmesine ilişkin görüşüne katılmakla birlikte, sanığın mahkumiyetine ilişkin kararın doğru olduğu düşüncesi ile çoğunluğun beraat yönündeki görüşüne katılmamaktayız.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi