18. Hukuk Dairesi 2014/2357 E. , 2014/8570 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Manavgat 4. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 27/11/2013
NUMARASI : 2012/194-2013/449
Dava dilekçesinde, kamulaştırmasız el atma nedenine dayalı olarak taşınmaz bedelinin masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak;
Davacılar vekili dava dilekçesinde, davacılara ait paydaşı olduğu Ç. Köyü ... ve ... parsel sayılı taşınmazların doğu kesiminden geçmekte olan Manavgat çayının yatak değiştirerek taşınmazlardan geçtiğini, akarsuların zarar verici etkilerinin önlenmesi, akarsularda ıslahat yapmak, akarsularda tasarrufta bulunmak bakım ve idaresini yapmakla yükümlü bulunan davalı idarenin koruma görevlerini icra etmediği gibi davacıların taşınmazından kamulaştırma yapmadan yararlandığını belirterek su altında kalan bölümünün bedeli olarak 5.000 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsilini talep etmiş; mahkemece uyuşmazlığın idarenin hizmet kusurundan kaynaklanması nedeniyle idari yargıda çözülmesi gerektiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerin ve özellikle bilirkişi raporlarının incelenmesinde dava konusu taşınmazların bir bölümünün, çayın yatak değiştirmesi nedeniyle çay yatağında ve su altında kaldığı belirtilmiş ise de, Manavgat çayının dava konusu taşınmazın bulunduğu bölümünde yatak değişikliğinin niteliği, kapsamı ve sürekli olup olmadığı ile ilgili bir değerlendirme yapılmamıştır.
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu"nun 715. maddesinde, sahipsiz yerler ile yararı kamuya ait malların devletin hüküm ve tasarrufu altında olduğu, aksi ispatlanmadıkça yararı kamuya ait sular ile kayalar, tepeler, dağlar, buzullar gibi tarıma elverişli olmayan yerlerin ve bunlardan çıkan kaynakların hiçbir şekilde özel mülkiyete konu olamayacağı belirtilmiştir. Yargıtay"ın yerleşik içtihatlarına göre de akarsular, nehirler, ırmaklar, çaylar özel mülkiyete konu olamaz. Bunlar üzerindeki kadim haklar ve teamüller saklı tutulmaktadır.
Bu durumda mahkemece, konusunda uzman bilirkişi heyeti ile mahallinde keşif yapılarak, akarsu yatağındaki değişikliğin niteliği, kapsamı, etkileri ile sürekli nitelikte olup olmadığı terreddüte mahal bırakmayacak şekilde saptanarak, akarsu yatağındaki değişikliğin sürekli nitelikte olması durumunda, özel mülkiyete konu olamayacağıda göz önünde bulundurularak, taşınmazın kalıcı olarak su altında kalan bölümünün bedelinin 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu hükümlerine göre tespiti ile bedelinin davacıya verilmesine, yatak değişikliğinin geçici nitelikte olması durumunda ise idarenin hizmet kusurunun bulunduğunun kabulü ile uyuşmazlığın idari yargıda çözülmesi gerektiğinden mahkemenin görevsizliğine karar vermek gerekirken eksik araştırmaya dayalı olarak yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 08.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.