11. Hukuk Dairesi 2020/5125 E. , 2021/878 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 14. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 07.12.2017 tarih ve 2016/461 E. - 2017/1022 K. sayılı kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi"nce verilen 27.12.2018 tarih ve 2018/526 E. - 2018/1594 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesinin davalı ... vekili tarafından duruşmalı, davacı vekili tarafından duruşmasız olarak istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, duruşma için belirlenen 02.02.2021 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacı vekili Av. ... ile davalı ... vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacı banka ile dava dışı Karabük Enerji Elektrik A.Ş. arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığını, davalıların müşterek borçlu müteselsil kefil olduğunu, dava dışı şirketin kredi borçlarını ödememesi üzerine ihtarname keşide edildiğini, bu ihtarname ile teminat mektubu bedelinin depo edilmesinin istendiğini, ancak depo edilmediğini belirterek teminat mektubu bedelinin davacı banka nezdinde faiz getirmeyen bir hesaba depo edilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, dava açma ehliyeti bulunmayan davacı yanın dava konusu taleplerinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, kötü niyetle teminat mektubunun nakde çevrilmemiş olmasına rağmen açılan davada hukuki yarar şartı olmadığını, ayrıca genel kredi sözleşmesinin haksız şart niteliğinde bulunması sebebiyle de geçersiz olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, açılan davanın iflas idaresine yöneltilmesi gerektiğini, dava konusu talepler yönünden davalının pasif husumet ehliyetinin bulunmadığını, teminat mektubunun nakde çevrilmemiş olması ve dava banka için herhangi bir riskin oluşmaması sebebiyle davacı bankanın işbu davayı açmakta hukuki yararının bulunmadığını, genel kredi sözleşmesinin haksız şart niteliğinde hükümler içeriğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, taraflar arasında akdedilen kredi sözleşmesi ve ekindeki kefalet sözleşmesi kapsamında davacı bankanın mektup bedelinin depo edilmesini herhangi bir sebep göstermeksizin talep edebileceğinin kararlaştırıldığı, davalı kefillerin de genel kredi sözleşmesindeki maddeleri kabul ettiklerine ilişkin kefaletnameyi imzalayarak genel kredi sözleşmesindeki şartları aynen kabul ettikleri, mektup lehtarı kredi borçlusu dava dışı şirketin ödemelerini tadil ettiği, davacının mektupların geri verilmesini veya bedellerinin faiz getirmeyen bir hesapta deposunu talep etme hakkının bulunduğu, gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, karara karşı taraf vekillerince istinaf talebinde bulunulmuştur.
Bölge Adliye mahkemesince, ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf taleplerinin reddine karar verilmiştir.
Karar davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Bölge adliye mahkemesi kararının davacı vekiline 04.02.2019 tarihinde tebliğ olduğu, davacı vekilinin 20.02.2019 tarihinde temyiz talebinde bulunduğu anlaşılmakla süresinden sonra yapılan temyiz isteminin reddi gerekmiştir.
2- Davalı ... vekilinin temyiz itirazlarına gelince;
Dava, dava dışı şirket ile davacı banka arasında imzalanan genel kredi sözleşmesine istinaden verilen teminat mektubu bedelinin depo edilmesi talebidir. Davaya konu genel kredi sözleşmesinde davalılar müşterek borçlu müteselsil kefildirler. Genel kredi sözleşmesinin içeriğinde davalıların gayrinakdi alacak bedelinden sorumlu olduklarına dair açık bir hüküm bulunmadığı halde mahkemece davanın davalı ... yönünden kabul edilmesi doğru olmamış, hükmün davalı ... yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin süreden REDDİNE, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz isteminin kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULARAK KALDIRILMASINA, HMK"nın 373/1. maddesi uyarınca dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, takdir olunan 3.050,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalı ..."ye verilmesine, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 04.02.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.