Davacı, davalı işveren nezdinde 1.8.1999-3.7.2004 tarihleri arası çalıştığının tesbiti ile işçilik alacaklarının tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
Davacı, davalıya ait kanepe ve mobilya imalatı işyerinde 01.08.1999-03.9-07.2004 tarihleri arasında geçen ve SSK’na eksik bildirilen hizmet aktine dayalı çalışmalarının tesbiti ile işçilik alacaklarının davalı işverenden tahsilini istemiştir.
Mahkemece, davacının davalıya ait işyerinde 1.8.1999-5.9.2001, 8.11.2002-3.7.2004 tarihleri arasında çalıştığının kabulüyle bu dönemlerde kuruma eksik bildirilen çalışmanın tesbitine karar verilmiştir.
Gerçekten, davacının, işyerindeki çalışmaları işe giriş bildirgelerine, aylık ve üç aylık bordrolara dayanılarak Kuruma kısmi ve kesintili olarak bildirilmiş ve bildirime uygun olarak da primleri ödenmiştir. Öte yandan işe giriş bildirgesi ve bordrolar davacı çalışmalarının işyerinde kesintili geçtiğinin karinesidir. Karinenin tersinin ise eşdeğerdeki delillerle kanıtlanması gerektiği söz götürmez. Bu gibi durumlarda çalışma olgusunu ortaya koyabilecek inandırıcı ve yeterli kanıtlar aranmalı, kamu düzenine dayalı bu tür davalarda hakim, görevi gereği doğrudan soruşturmayı genişleterek sigortalılık koşullarının oluşup oluşmadığını belirlemelidir. Bu yön, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 16.9.1999 gün 1999/21-510-527, 30.6.1999 gün 1999/21-549-555, 5.2.2003 gün 2003/21-35-64, 15.10.2003 gün 2003/21-634-572, 3.11.2004 gün 2004/21-480-579 ve 2004/21-479-578, 10.11.2004 gün 2004/21-538 ve 1.12.2004 gün 2004/21-629 sayılı kararlarında da vurgulanmıştır.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden davalıya ait 15.7.1995 tarihinde kapsama alınan 1010084.01 ve 1.1.2003 tarihinde kapsama alınan .......sigorta nolu iki ayrı işyeri olduğu, bu işyeryerinden 1.8.1999, 8.11.2002, 1.1.2003 ve 3.1.2004 tarihli işe giriş bildirgelerinin verildiği, 1999 yılı 2. dönemde 30, 3. dönemde 120, 2000 yılında 360, 2001 yılı 1. dönemde 108, 2. dönemde 40, 3. dönemde 5, 2002 yılı 3. dönemde 53, 2003 yılı 1. dönemde 120, 2. dönemde 70, 2004 yılı 1. dönemde 119 gün çalışmasının bildirildiği, anlaşılmaktadır.
Davaya konu çalışmanın geçtiği işyerinin bir kanepe ve mobilya imalatı işyeri olduğu, davacının hızar bölümünde çalıştığı, davacı çalışmalarının kısmi olarak bildirildiği, yapılan işin ve işyerinin mahiyeti gereği devamlılık arzeden bir işyeri olduğu dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. Davacının aralıklarla çalıştığını beyan eden davalı tanıklarından O.E.davalı işveren şirketin ortağı, H.A.ise, davalı şirket ortaklarının akrabasıdır. Bu tanık anlatımlarının tarafsız olamayacağı ortadadır. Dinlenen davacı tanıklarının ise bordrolarda isimlerine rastlanmamıştır. Öte yandan davalı işveren şirket tarafından ibraz edilen ücret bordrolarında davacının imzasının bulunduğu anlaşılmaktadır.
Bu durumda mahkemece, bu tür davaların kişilerin sosyal güvenliğine ilişkin olması ve kamu düzenini ilgilendirdiği göz önünde tutularak imza itirazı yapılan ücret bordroları üzerinde yöntemince uzman bilirkişiler aracılığı ile imza incelemesi yaptırılmalıdır. Yapılan inceleme sonucu, üzerindeki imzanın davacıya ait olduğu saptanan ücret bordrolarına geçmiş sürelerin dışındaki sürelerle ilgili olarak istemin reddine; ücret bordrosu ibraz edilmeyen veya imzalı olmayan ücret bordrolarındaki veya imzaların davacıya ait olmadığı anlaşılan ücret bordrolarındaki süreler yönünden de davalı işverene ait işyerinden uyuşmazlık dönemini içeren dönem bordrolarının tümünün SSK’dan istenerek çalışma tarihini kapsayan tarihte işyerinde çalıştığı bordrolar ile tespit edilen, bordrolarda kayıtlı işyeri çalışanlarını, bordro verilmeyen dönemler var ise, gerektiğinde zabıta marifetiyle tespit edilecek işyerine o tarihte komşu olan diğer işyerlerinde çalışma tarihinde çalıştığı tespit edilen kayıtlı komşu işyeri çalışanlarının; çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı yönünde yöntemince beyanlarını almak, işyerindeki ve davalılara ait işyerlerinde gerçek çalışma olgusunu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde 506 sayılı Yasanın 2, 6, 9 ve 79/10. maddeleri gereğince kanıtladıktan sonra istemin kabulüne karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın yanlış değerlendirme ve eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı işverenin işçilik alacaklarına ilişkin mahkeme hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde E. Mob. ve Kanepe San. Tic. Ltd. Şti"ne iadesine 28.02.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.