Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2009/21299 Esas 2010/3248 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/21299
Karar No: 2010/3248
Karar Tarihi: 16.02.2010

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2009/21299 Esas 2010/3248 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2009/21299 E.  ,  2010/3248 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İzmir 5. İcra Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 02/04/2009
    NUMARASI : 2008/502-2009/492

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
    B.K.nun 534. maddesi hükmüne göre; adi ortaklığın iktisap ettiği veya şirkete devredilen şeyler, alacaklar, mallar, haklar, ayni haklar şirket sözleşmesinde  kabul edilen  kurallara uygun olarak  şirketin müşterek Malı olur. Şerikler bu mallar üzerinde  M.K. 629. maddesi gereğince iştirak halinde  mülkiyet hükümlerine göre malik olurlar. Ancak iştirak halinin tek istisnası burda ortaklardan birisi payını başkasına temlik edebilir. Ancak bu paya malik olan üçüncü kişi şirketi idare etmek, denetimde bulunmak hakkına sahip olmaz.
    Bir ortağın alacaklıları haklarını ancak o şerikin tasfiyedeki payı üzerinde kullanabilirler, ne var ki şirket sözleşmesinde bu kuralın aksi de kararlaştırılabilir.
    İİK. nun 83/a maddesi uyarınca muvaffakat, aynı kanunun 82 ve 83.maddelerinde yazılı mal ve haklar hakkında yapılabilir. Borçlar Kanunu"nun 534.maddesinde ki bu düzenleme ise haczedilmezlik ile ilgili olmayıp, ortağın borcundan dolayı, adi ortaklığın sorumluluğuna ilişkin olduğundan ortakların muvaffakati, ortağın borcundan dolayı adi ortaklığın malları üzerine konulan hacze geçerlilik kazandırmaz.
    Açıklanan bu hükümlere aykırı olarak ortağın kişisel alacaklıları tarafından adi ortaklığın 3.kişi nezdindeki alacağı üzerine haciz konulması halinde bu husus ortaklardan her biri tarafından şikayet konusu yapılabilir.  Somut olayda şikayetçi Ege Üniversitesi Rektörlüğü, adi ortaklığın ortaklarından biri olmadığı gibi icra takibinde taraf da değildir. Bu nedenle haciz işlemine karşı şikayet hakkı da bulunmamaktadır.
    O halde şikayetin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddi yerine yazılı gerekçe ile reddi isabetsiz ise de sonuçta istem reddedildiğinden sonucu doğru kararın onanması gerekmiştir.
    SONUÇ : Şikayetçi vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile yukarıda açıklanan nedenlerle sonucu doğru mahkeme kararının  İİK 366 ve HUMK’nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 16.02.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.

     

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.