Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/23344
Karar No: 2017/1448
Karar Tarihi: 14.2.2017

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/23344 Esas 2017/1448 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2014/23344 E.  ,  2017/1448 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 14.02.2017 Salı günü davacı vekileri Av. ... ve ... geldi. Davalı ... vekili Av. ... geldi. Davalı ... tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacı vekilleri, davalı ... vekili dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü.
    -K A R A R-

    Hükmüne uyulan Dairemizin bozma ilamında özetle;davanın İİK’nın 277 vd maddelerine dayalı olarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu, tasarrufun iptali davalarının dinlenebilmesi için borcun, iptali istenen tasarruftan önce doğması dava önkoşulu olup mahkemece res"en araştırılması gerektiği, dava koşulu gerçekleşmediği takdirde işin esası hakkında hüküm kurulamayacağı,somut olayda yaptırılan bilirkişi raporunda davacının sahibi olduğu şirket defterlerinin tamamını ibraz edilmediğinden bazı defterlerin incelenemediği ve yevmiye defterinin de yıl sonu kapanış tasdikinin yaptırılmadığının belirtildiği, davacı tarafından borcun kaynağı olarak gösterilen 31/03/2006 tarihli faturada yazılı malların borçluya teslim edilip edilmediği ve bu faturaya ilişkin KDV beyannamesinin verilip verilmediği, faturanın davacının beyan ettiği tarihte kurulmuş bir ticari ilişkiyi gösterip göstermediğinin yeterince araştırılmadığı, ayrıca takibe konu çeklerin fatura tarihinden 1 yılı aşkın bir süre sonra tanzim edilmiş olmasının nedenlerinin de araştırılmadığı, bu nedenle davacı ve borçlu arasındaki ticari ilişkinin varlığının belirlenmesi için her iki tarafın ticari defterleri üzerinde karşılaştırmalı olarak inceleme yaptırılması, davacı alacağının tasarruf tarihinde önce doğup doğmadığının saptanması, takibe konu çeklerin fatura tarihinden çok sonra keşide edilmesinin nedenleri de araştırılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gereğine değinilmiştir.
    Mahkemece iddia, savunma toplanan deliller ve bozma ilamı doğrultusunda, davacı tarafından sunulan faturanın taraflarına ulaşılamadığından ticari defterler üzerinde inceleme yapılamadığı, davacı ... beyanlarından tekstil piyasasında çek vadelerinin uzun tutulduğunun beyan edildiği, dava konusu faturayla ilgili KDV beyannamesinin verilmediği, usulüne uygun tutulmayan yevmiye defteri dışında davacının 31.3.2006 tarihli faturasına dayalı alacağının tasarruf tarihinden önce doğduğu tespit edilmediğinden esas ve birleşen davanın önkoşul yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece bozma ilamına uyularak kısmi bir inceleme yapılmış ise de varılan sonuç dosya kapsamı ve mevcut delil durumuna uygun düşmemektedir.
    Somut olayda davacı vekili takip konusu 31.4.2007, 31.6.2007, 31.8.2007 31.10.2007 ve 31.12.2007 keşide tarihli çeklerin 31.3.2006 tarihli faturaya istinaden vadeli verildiğini, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapıldığını belirterek delil olarak tarafların ticari defterlerini, fatura ve sevk irsaliyelerini, çek örneklerini, karşılıksız çek suçu nedeniyle davalı borçlu hakkında açılan ceza davasını, bilirkişi incelemesi ve tanık beyanlarını bildirmiştir.
    Dosyada mevcut Vergi Dairesinin 14.1.2014 tarihli yazısından dava konusu faturayı düzenleyen şirketin fatura miktarı tutmasa da 2006 mart ayında KDV beyannamesi verdiği, borçlu ile faturayı düzenleyen şirkete ulaşılamadığından
    ticari defterlerinin bozma ilamından sonra incelemediği, ancak bozma ilamından önce alınan 4.9.2008 tarihli bilirkişi raporunda dava konusu faturanın faturayı düzenleyen şirketin yevmiye defterinde 31.3.2006 tarihi itibarıyla 162.000 TL olarak yazılı olduğu ve anılan tarih itibarıyla davalı borçlunun şirkete 162.000 TL borçlu olduğunun belirlendiği, yine dinlenen davacı ve davalı ... beyanlarından dava konusu 31.3.2006 tarihli faturaya konu tekstil mallarının aynı gün davalı borçluya teslim edildiği ve tekstil sektöründe uzun vadeli çeklerle yapılan alışverişlerin normal olduğunun belirtildiği, davacı tarafından sunulan 31.3.2006 tarihli faturaya istinaden düzenlenen aynı tarihli sevk irsaliyesininde sevk irsaliyesinin Vergi denetiminden geçerek aynı gün malların davalı borçluya teslim edildiğinin anlaşıldığı,... 6.Asliye Ceza Mahkemesinin 2008/250 Esas sayılı dosyasında davalı borçlunun dava konusu çekler nedeniyle karşılıksız çek keşide etme suçundan yargılandığı anlaşılmaktadır.Dosyadaki mevcut delillerden takip konusu borcun 31.3.2006 tarihli faturadan doğduğu dolayısıyla iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması nedeniyle bu yöndeki dava şartının gerçekleşmiş olması nedeniyle davanın esasına girilerek diğer iptal koşulları yönünden dosyanın incelenmesi varlığı halinde dava konusu tasarrufun İİK’un 278,279,280 maddeler gereğince iptale tabi olup olmadığı belirlenip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle hüküm tesisi isabetli görülmemiştir.
    Kabule göre de; dava önkoşul yokluğu nedeniyle reddedildiğinden davalı ... lehine AAÜT’nin 7/2 maddesi gereğince maktu vekalet ücreti takdiri gerekirken nispi vekalet ücreti takdiri de doğru görülmemiştir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 1.480,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davacıya verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 14.2.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi