22. Hukuk Dairesi 2018/15940 E. , 2018/26028 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, dava dilekçesi İle; müvekkilinin 01/01/2003 tarihinden itibaren davalı ... yardımlaşma ve Dayanışma Vakfında Sosyal Yardım ve İnceleme Görevlisi unvanında kamu işçisi sıfatıyla çalışmaya başladığım ve halen çalışmasının devam ettiğini, ilave tediye alacağının kapsamı, yararlanacaklar, yararlanma şartları, miktarı ve ödeme zamanı 6772 sayılı devlet ve ona bağlı müesseselerde çalışan işçilere ilave tediye yapılması hakkındaki kanun ile düzenlendiğini, 6772 sayılı kanununa göre iş kanunu kapsamına girsin girmesin, kamuda iş kanununun 1 İnci maddesindeki tanıma göre çalışan her işçiye ilave tediye ödemesinin yapılması gerektiğini, açık yasa hükümleri ve gerek Yargıtay gerekse Danıştay"ın emsal kararları gereği davacı müvekkile ilave tediye alacağı ödenmesi gerektiği halde maalesef davalı tarafça hiç ödenmediğini, müvekkil en son 06/01/2016 tarihinde, 01/01/2003 tarihinden itibaren ödenmeyen birikmiş tüm ilave tediye alacaklarının ödenmesi talebiyle davalı kuruma dilekçe ile başvuruda bulunduğunu, davalı tarafın iade tediye alacaklarının Ödenmeyeceğini belirtiğini, kurum kayıtlarından da anlaşılacağı üzere müvekkilinin hiç bir tediye ücretinin ödenmediğini iddia ederek ilave tediye işçilik alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili; açılan davanın usul ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesi Karannm Özeti:
İlk Derece Mahkemesince, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kabulüne karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu :
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti :
Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu :
Karan, davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının ilave tediye alacağına hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplanmaktadır.
25/05/2018 tarihli Resmi Gazete"de yayınlanan 7144 sayılı Kanun"un 7. maddesinde, "Vakıflar, 18/10/2012 tarihli ve 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun 34 üncü maddesinin ikinci fıkrası hükmüne göre, T.C. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğünce imzalanacak işletme düzeyinde toplu İş sözleşmesi kapsamında işyerleridir.” düzenlemesi getirilmiştir. Söz konusu Kanunun 22. maddesinde kanunun yayımı tarihinde yürürlüğe gireceği belirtilmiş ve uyuşmazlığa konu 7. madde nin farklı bir tarihte yürürlüğü gireceğine dair ayrıksı bir hükme de yer verilmemiştir. Hukuki güvenlik ilkesi kural olarak yasaların geriye yürütülmemesini gerekli kılar. “Yasaların Geriye Yürümezliği İlkesi” uyarınca yasalar kural olarak yürürlük tarihlerinden sonraki olay, İşlem ve eylemlere uygulanmak üzere çıkarılırlar. Yürürlüğe giren yasaların geçmişe ve kesin nitelik kazanmış hukuksal durumlara etkili olamaması hukukun genel ilkelerinden "‘Kazanılmış Hakların Korunması” ilkesinin gereğidir.
Bu noktada, kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce karara bağlanan 09.06.2017 tarih 2016/3-2017/4 E. K sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının incelenmesi gerekirse, söz konusu karar uyarınca "3294 sayılı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanunu ile kurulan sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıflarının özel hukuk tüzel kişiliğine sahip olup, ayrı işyeri olan bağımsız işveren oldukları, bu nedenle her vakıf için iş yeri düzeyinde toplu iş sözleşmesi yetkisi verilebileceği; iş güvencesi hükümlerinden yararlanmanın ön koşullarından olan işçi sayısı tespit edilirken her vakıf yönünden sadece kendi işçi sayısının dikkate alınacağına" karar verilmiştir. İçtihadı birleştirme kararlan Yargıtay Kanunu’nun 45. maddesine göre bağlayıcıdır.
Somut olayda , dava konusu talepler kanunun yürürlük tarihinden önceki döneme ilişkin olup, söz konusu dönemde 7144 sayılı Kanun"un 7. maddesi yürürlükte olmadığı gibi sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıflarının özel hukuk tüzel kişiliğine sahip, ayn işyeri olan bağımsız işveren olduklarının belirlendiği tarafları bağlayıcı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı bulunmaktadır. Bu noktada dava konusu ilave tediye isteminin reddedilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının ve bu karara karşı istinaf başvurusunu esastan reddeden Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin ise kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 03.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.