23. Hukuk Dairesi 2014/2652 E. , 2014/7411 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Adana (Kapatılan) 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 26/12/2013
NUMARASI : 2013/25-2013/122
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında servis hizmeti konusunda sözleşme yapıldığını, faturalandırılan işler için ödeme yapılmaması üzerine icra takibi başlatıldığını, borçlunun yetki itirazında bulunduğunu, itirazın yerinde olmadığını, borçlunun ikametgahı ile sözleşmenin ifa yerinin Adana İlinde bulunduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile %20 icra inkâr tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın yetkili mahkemede açılmadığını, müvekkilinin adresinin İmamoğlu İlçesinde bulunması nedeniyle İmamoğlu Asliye Mahkemeleri"nin yetkili olduğunu savunarak, davanın reddi ile % 20 kötüniyet tazminatının tahsilini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; fatura düzenlenmesinin akdi ilişkinin ve alacağın varlığını kanıtlamaya yeterli olmadığı, davalının akdi ilişkiyi inkâr ettiği gözetildiğinde HMK"nın 6. maddesi uyarınca takibin yetkili icra dairesinde yapılmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle, dava koşulları oluşmadığından davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dava, servis hizmeti verilmesi nedeniyle düzenlenen faturaya dayalı borcun tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davalı tarafça, akdi ilişki inkâr edilmiş olup; davacı taraf ise servis sözleşmesi, işlem emirleri ve fatura örneklerini ibraz etmiştir. Mahkemece, icra dairesinin ve mahkemenin yetkili olup olmadığının belirlenmesi için taraflar arasındaki akdi ilişkinin varlığı ya da yokluğu kesin olarak tespit edilmelidir. Mahkemece, bu konuda yeterli araştırma ve inceleme yapılmamıştır. Elektronik ortamdan gönderilen dosya kapsamında bulunan sözleşme örneğinde imza bulunmamakla birlikte, iş emirlerinde müşteri kısmında imzaların bulunduğu görülmekte olup, belge asıllarının dosya arasına alındığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda mahkemece, davalı ya da çalışanlarının imzasını taşıyan belgelere karşı davalıdan beyan alınması, iş emirleri altındaki müşteriye atfen atılan imzaların davalı çalışanlarına ait olup olmadığının araştırılması, gerekirse imzası tespit edilen kişinin SGK kayıtları kapsamında davalı işçisi olup olmadığının belirlenmesi gereklidir. Ayrıca, taraf defterleri üzerinde mali müşavir bilirkişi aracılığıyla inceleme yapılarak, dava tarihi itibariyle
yürürlükte bulunan 6102 sayılı TTK"nın 20. maddesi uyarınca, hizmet görmüş olan tacirin uygun bir ücret isteyebileceği ve davalı tarafça araçların kendilerine ait olduğu hususunun inkâr edilmediği gözetilerek varlığı iddia edilen ticari ilişki ve takip tutanağı faturalar ile ilgili rapor alınması, tarafların tüm delilleri toplanarak yazılı ya da sözlü akdi ilişkinin varlığının ya da yokluğunun kesin olarak belirlenmesinden sonra hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde eksik incelemeye dayalı olarak, yanılgılı gerekçeyle hüküm kurulması doğru olmamıştır.
2-Bozma nedenine göre, davacı vekilinin vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
3- Kabule göre; HMK"nın 115/2. maddesi uyarınca, mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Mahkemece, dava koşulu bulunmadığı tespit edildiğine göre, HMK"nın 114/2. maddesi hükmü uyarınca yetkili icra dairesinde başlatılmış icra takibi bulunmasına ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğu gerekçesiyle, davanın anılan 115/2. maddesi hükmü uyarınca usulden reddine karar verilmesi gerekirken, "davanın reddine " ibarelerine yer verilmesi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.