TALEP:
Suçu bildirmeme suçundan hükümlü ..."ün TCK"nın 278/1, 50/3, 52. maddeleri uyarınca 600TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin ... Asliye Ceza Mahkemesinin 30.04.2012 tarih ve 2011/212 esas, 2012/222 sayılı kararı ile temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşmiştir.
Dosya kapsamına göre, 21.10.2011 tarih ve 28091 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 07.07.2011 tarih ve 2010/69 E. ve 2011/116 K. sayılı kararı ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 297. maddesinin (2) numaralı fıkrasının Anayasaya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmesi, yerine de başkaca bir düzenleme yapılmamış olması karşısında, karar tarihinde yürürlükte bulunmayan anılan kanun maddesi gereğince sanığın mahkumiyetine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 18.01.2016 gün ve 94660652-105-45-15297-2015-E. 1141/4277 sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 08.02.2016 tarih ve 2016/27415 sayılı tebliğnamesi ile bozma talep edilmiş olmakla dosya incelenerek gereği düşünüldü:

TÜRK MİLLETİ ADINA

I) Olay:
03.06.2008 tarihinde saat 01.00 sularında sanıklar ... ..., ... ... ve ...un mağdur ..."nın evinin kapısını çaldıkları, ancak kapısının açılmaması üzerine sanık ..."nin evin açık olan balkon kapısından içeri girip mağdur ..."ya kapısını zorla açtırdığı, ardından diğer sanıklar ... ... ve ...un içeri girdileri, birlikte döverek evden çıkardıkları, mağduru bir araca bindirip dağlık bir alana götüren sanıklar ..., ...im ve ... burada yine darp ettikleri mağduru gece saat 04.00 sularında diğer sanık ..."ün çalıştığı ... sokak üzerindeki ... ve Çevreyi Koruma Derneğine getirdikleri, mağduru burada da döven sanıklar İbrahim, ... ve ... sabaha karşı ayrılıp gittikleri, diğer sanık ... ile birlikte kalan mağdurun sabah saatlerinde durumun kötüleşmesi üzerine hastaneye götürüldüğü
olayda suçu bildirmeme suçundan ... Asliye Ceza Mahkemesinin 30.04.2012 tarih, 2011/212 esas ve 2012/222 sayılı kararı ile sanık hakkında TCK"nın 278/1, 50/3, 52. maddeleri uyarınca 600TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiş olup, karar sanığa 23.12.2014 tarihinde tefhim edilerek kesinleşmiştir.
II) Kanun yararına bozma istemine ilişkin uyuşmazlığın kapsamı:
TCK"nın 278/1. maddesinin, Anayasa Mahkemesinin 15.10.2011 tarih ve 126 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 30.06.2011 tarih ve 2010/52 esas, 2011/113 sayılı kararı ile iptaline karar verilip, yürürlüğe girdiği 15.04.2012 tarihine kadar yeni bir düzenleme yapılmaması nedeniyle 15.04.2012 tarihine kadar işlenen suçların yaptırımsız kaldığı, bu durumda suç tarihi itibariyle sanığın eyleminin kanunda suç olarak tanımlanmamış olması nedeniyle sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi, uyuşmazlığın konusunu oluşturmaktadır.
III) Hukuksal Değerlendirme:
Sanığa yüklenen ve TCK"nın 278/1. maddesinde tanımlanan suçu bildirmeme suçunun Anayasa Mahkemesinin 15.10.2011 tarih ve 126 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 30.06.2011 tarih ve 2010/52 esas, 2011/113 karar sayılı ilamıyla iptaline karar verildiği, yürürlüğe girdiği 15.04.2012 tarihine kadar yeni bir düzenleme yapılmaması nedeniyle 15.04.2012 tarihine kadar işlenen suçların yaptırımsız kaldığı, bu durumda suç tarihi itibariyle sanığın eyleminin kanunda suç olarak tanımlanmamış olması nedeniyle sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesinde hukuka uygunluk görülmemiştir.
IV) Sonuç ve karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının istemi yerinde görüldüğünden, ... Asliye Ceza Mahkemesinin 30.04.2012 tarih, 2011/212 esas ve 2012/222 sayılı kararının CMK’nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
Suçu bildirmeme suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün iptali ile hukuka aykırılığın CMK"nın 309/4-d maddesine istinaden düzeltilmesi mümkün görüldüğünden;
Sanığın suçu bildirmeme suçundan CMK"nın 223/2-a maddesi gereğince BERAATİNE, olarak düzeltilerek diğer işlemlerin yapılabilmesi için dosyanın Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 06.06.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.