15. Ceza Dairesi 2017/9479 E. , 2019/15739 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sigorta bedelini almak amacıyla dolandırıcılık
HÜKÜM : 1-Sanıklar ... ve ... hakkında ; beraat
2 - Sanık ... hakkında; TCK"nun 158/1-k, 52 ve 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıklar ... ve ...’ın beraatlerine, sanık ...’ın mahkumiyetine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar gören ve CMK"nın 260/1. maddesi uyarınca hükmü temyize hakkı bulunduğu belirlenen şikayetçi Yapı Kredi Sigorta A.Ş. vekiline davaya katılmak isteyip istemediği sorulmamış ise de, 31/12/2013 tarihli temyiz dilekçesinin kapsamı ve içeriği karşısında katılan vekilinin temyiz dilekçesinin katılma talebi mahiyetinde görülerek, CMK"nın 234. v.d. maddeleri uyarınca davaya katılmasına karar verilerek yapılan temyiz incelemesinde;
Sanıkların katılan ... şirketine bağlı olarak acente sıfatıyla faaliyet gösteren ... Sigorta Aracılık Hizmetleri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin ortakları oldukları, sanık ...’ın 29/09/2004 tarihinde ise şirket hissesini satarak ortaklıktan ayrılması nedeniyle suç tarihinde şirket müdürü olarak sanık ...’ın seçildiği ancak; fiilen şirket yönetiminin sanık ... tarafından yapıldığı, iş bu acente şirket tarafından 11/07/2006 tarihinde 16 BU 113 plakalı kamyon ile ilgili olarak 31081180 numaralı kasko poliçesi düzenlendiği, fakat sürücü ... idaresindeki sigortalanan aracın poliçe tarihi olan 11/07/2006 tarihinde saat 11.00’de tek taraflı trafik kazası yaptığı, halbuki acenta şirket tarafından poliçe düzenlenirken aynı gün saat 18:26"da aracın hasarsız olarak görüldüğüne dair yazının katılan şirkete gönderilmesiyle poliçenin yürürlüğü girmesi sağlandığı, bu suretle dolandırıcılık eyleminin ... Şirketi"nin fiili yöneticisi olan sanık ...’ın imzası ile hazırlanan hasarsızlık beyannamesi ile gerçekleştirildiği, şirket ortakları olan diğer sanıklar ... ve ..."ın da bu eyleme iştirak ederek katılan şirket tarafından haksız yere sigorta bedeli ödemesine sebebiyet verilmesi nedeniyle sanıkların üzerilerine atılı dolandırıcılık suçunu işlediklerinin iddia edildiği olayda;
1- Sanıklar ... ve ... hakkında verilen beraat hükümlerine yönelik yapılan temyiz incelemesinde;
Sanık savunmaları ve dosya kapsamından; sanık ..."ın sürekli Ankara"da bulunduğu ve sadece kağıt üzerinde şirket ortaklığının olduğu, sanık ..."ün ise sanık ..."in eşi olması nedeni ile usulen ortak gösterildiği, ... Şirketi"nin fiili yönetiminin sanık ..."a ait olduğu, suça konu dolandırıcılık eyleminin bu şahsın imzası ile hazırlanan hasarsızlık beyannamesi ile gerçekleştirildiği, şirket ortakları olan ... ve ..."ın da bu eyleme iştirak ettiklerine dair savunmalarının aksine her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği, gerekçesiyle verilen beraat hükümlerinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suç yönünden gerekçesi gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükümlerin ONANMASINA,
2- Sanık ... hakkında verilen mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan temyiz incelemesinde;
Sanık savunmasında; şirket yöneticilerinden aldığı vekaletnameyle şirket işlerini takip ettiğini, suça konu olan poliçeyide kendisinin hazırlayıp imzaladığını, şirketin çalışma sistemine göre kaskosunu yaptıkları araç bulundukları yerde ise bizzat gördüklerini, ancak suça konu aracı irtibatta bulundukları Mehmet isimli bir şahsın beyanına itibar ederek bu aracı görmeden poliçesini düzenlediğini, ancak suç işleme kastının bulunmadığını beyan ettiği, dosya kapsamından; suça konu 16 BU 113 plakalı kamyon ile ilgili olarak 01.09.2005 tarihinde başlangıç tarihi 08/09/2005, bitiş tarihi 08/09/2006 12.00 olmak üzere 31081180 numaralı kasko poliçesi düzenlendiği, ancak sigorta primlerinin yatırılmaması üzerine 30/06/2006 tarihinde katılan şirket tarafından poliçenin iptal edildiği, acenta şirket tarafından katılan şirkete faks yoluyla gönderilen aslı ele geçirilemeyen 12.07.2006 tarihli hasarsızlık kaydını içeren beyanına istinaden, 26/04/2006 tarihinden geçerli olmak üzere poliçenin tekrar yürürlüğe girdiği, aracın 11/07/2006 tarihinde aracın tek taraflı kazaya karıştığına ilişkin 13/07/2006 tarihinde yapılan hasar ihbarı üzerine katılan şirket tarafından yapılan eksper incelemesi sonucunda 31/08/2006 tarihinde 3.746 TL, 31/01/2007 tarihinde ise 2.041 TL olmak üzere toplam 5.787 TL sigortalıya ödeme yapıldığı anlaşılmakla; sanığın katılan şirketin denetim imkanını ortadan kaldıracak mahiyette hileli bir hareketinin bulunmaması karşısında atılı suçun yasal unsurları oluşmadığı gözetilmeden, sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine hükmedilmesi,
Kabule göre de;
Sanık hakkında TCK"nun 158/1-k maddesi uyarınca sigorta bedelini almak amacıyla dolandırıcılık suçundan cezalandırılmasına rağmen, aynı maddenin "son" fıkrası uyarınca hapis cezasının alt sınırının üç yıldan, adli para cezasının miktarı suçta elde edilen menfaatin iki katından az olamayacağının gözetilmeyerek eksik ceza tayini
Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 26.12.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.