Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: 1- Sanık hakkında mühür bozma suçundan kurulan hükmün temyiz talebinin reddine ilişkin ek kararın incelemesinde; 14/04/2011 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanun"un 26. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen ek 2. madde uyarınca doğrudan verilen 3.000. TL"ye kadar olan adli para cezalarından ibaret mahkumiyet hükümleri kesin olup, sanık hakkında mühür bozma suçundan dolayı tayin edilen 3.000 TL adli para cezasına ilişkin hükmün, cezanın türü ve miktarı itibariyle temyizi mümkün bulunmadığından, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi gereğince sanık ..."in temyiz talebinin reddi ile, 09.09.2015 tarih 2014/45E sayılı ek kararın ONANMASINA, 2- Sanık hakkında karşılıksız yararlanma suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde; Sanık hakkında 08.01.2013 tarihinde düzenlenen tutanakta sayaç sökük olduğu halde kabloların direkt bağlanarak kullanım yapıldığının belirlendiği, karşılıksız yararlanma suçu bakımından özel bir etkin pişmanlık düzenlemesi olan TCK"nın 168/5. maddesi gereğince ve kanun koyucunun amacı doğrultusunda katılan kurumun uğradığı zararı, vergisi dahil suç tutanağı ile belirlenmiş veya belirlenecek olan cezasız tutarı ödemesi halinde hakkında kamu davası açılamayacağının, ödeme süresi ve yerinin soruşturma merciince sanığa bildirilmediği, bildirime ilişkin belge denetime esas şekilde dosyaya konulmadığı ve sanığa dava açılmasını engelleme hakkı tanınmadan dava açıldığı bunun da iddianamenin iadesi sebebi olduğu, hüküm öncesi bu eksikliğin ise zarar ödenerek giderilmesi halinde ise ceza yargılamasında safhadan dönülmezlik ilkesi dikkate alınarak düşme kararı verilmesi gerektiği, kovuşturma aşamasında sanığa yapılan bildirimde ise; zararı ödediği taktirde hakkında düşme kararı verileceğinin ihtarı yerine cezasından 1/3 oranında indirim yapılacağının bildirilerek yapılan tebligat ile sanığın yanıltılması karşısında; usul ve kanuna aykırı ihtar sonucu sanık hakkında yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."in temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 18.12.2017 gününde oy birliğiyle karar verildi.