10. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/4300 Karar No: 2017/7897 Karar Tarihi: 14.11.2017
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2017/4300 Esas 2017/7897 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2017/4300 E. , 2017/7897 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, Kuruma borcu bulunmadığının tespiti, kurum işleminin iptali ve 12.11.2010 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, uyulan bozma ilamı sonrası davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297’nci maddesinde; “...taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir” hükmüne yer verilmiştir. Hükümlerin çelişkiden uzak ve infaza elverişli olması, gerçeğe ve hukuka uygun bir karar verilmesi gerekir. Diğer taraftan, hüküm, davanın açıldığı tarihteki hal ve şartlara göre tesis edilen bir karar olup Hukuk Muhakemeleri Kanununa göre ileriye dönük olarak ve şarta bağlı biçimde karar tesis edilmesi mümkün değildir. Mahkeme hükmü incelendiğinde, “Davanın kabulü ile, Davacının kurumca kabul edilen süreler dışında kalan 01/05/2006-29/11/2010 tarihleri arasında da isteğe bağlı Bağkur 5510 sayılı 4/1-b statüsü sigortalısı olduğunun tespitine, Bu kabüle göre davacının geçmişte prim ödemelerinde sağlık sigortası primi olmadığından kuruma prim borcu çıkacağından karar kesinleştiğinde infaz aşamasında prim borcunun tahsili ile, davacının tahsise hak kazanma koşullarının kurumca geçmişe dönük yeniden değerlendirilerek, yine davacıya 01/07/2016 tarihinden itibaren kısmi aylık bağlandığıda dikkate alınarak kurumca işlem yapılmasına,” şeklinde "şarta bağlı" hüküm kurulduğu anlaşılmış olup, yukarıda belirtilen ilkelere aykırı olarak karar verildiği anlaşıldığından söz konusu hükmün sair yönler incelenmeksizin bu nedenle bozulması gerekmektedir. O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle sair yönler incelenmeksizin BOZULMASINA, 14/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.