23. Hukuk Dairesi 2014/3723 E. , 2014/7335 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 18/12/2013
NUMARASI : 2012/242-2013/735
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün birleşen davada davalı K.. D.. vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde asıl davada davacı-birleşen davada davalı K.. D.. ve vekili Av.... gelmiş, diğer taraftan gelen olmadığından onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Asıl davada davacı vekili, taraflar arasındaki arsa payı karşılığı asıl ve ek sözleşme gereğince inşaat süresinin bitmesine rağmen davalı yüklenicinin edimini yerine getirmediğini ve inşaatı yapmadığını ileri sürerek, asıl ve ek sözleşmenin geriye etkili feshine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, asıl sözleşmede kararlaştırılan teslim süresinin davalı yükleniciden kaynaklanmayan nedenlerle uzadığını, imalat bedelinin ödenmesi gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Birleşen davada davacı vekili, taraflar arasındaki sözleşmenin davalı arsa sahibi tarafından haksız olarak feshedildiğini ileri sürerek, ıslahla birlikte toplam 363.000,00 TL imalat bedelinin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada davalı vekili, davacı yüklenicinin yaptığı imalatın projeye, yapı ruhsatına ve sözleşmeye aykırı olduğunu, arsa sahibinin işine yaramadığını, ekonomik bir değerinin bulunmadığını ve yıkılması gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, asıl davanın kabulüne, eser sözleşmenin feshi ile mevcut inşaatın değerinin dava tarihi itibariyle 363.600,00 TL olarak belirlendiği, fesih tarihi de nazara alındığında imalat maliyetinin dava tarihi itibariyle hesaplanacağı, mevcut inşaatların arsa sahibinin işine yarayacağının belirlendiği gerekçesiyle, birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, birleşen davada davalı K.. D.. vekili temyiz etmiştir.
Birleşen dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi nedeniyle imalat bedelinin tahsili istemine ilişkindir. 26.06.2012 tarih ve 6335 sayılı Kanunla değiştirilen 6102 sayılı TTK"nın 5. maddesinde, aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevli olup, asliye ticaret mahkemeleri ile asliye hukuk mahkemeleri arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğu düzenlenmiştir. Somut olay, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, anılan bu tür uyuşmazlıklar 6102 sayılı TTK"nın 4. maddesinde tahdidi olarak sayılan ticari davalardan olmadığı gibi dava her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan bir hukuk davası da değildir. Bu durumda, mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, HMK’nın 166. maddesine aykırı olarak dava dosyasının Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi"nin dava dosyası ile birleştirme kararı verilmesi doğru görülmemiştir.
2-Bozma nedenine göre, birleşen davada davalı K.. D.. vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, hükmün BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, birleşen davada davalı K.. D.. vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 1.100,00 TL duruşma vekalet ücretinin birleşen davada davacıdan alınarak birleşen davada davalıya verilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.