Nitelikli hırsızlık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2020/34 Esas 2020/1931 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/34
Karar No: 2020/1931
Karar Tarihi: 02.03.2020

Nitelikli hırsızlık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2020/34 Esas 2020/1931 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesinde görülen bir davada sanık, nitelikli hırsızlık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından mahkum edilmiştir. 5271 sayılı CMK'nin 232/6. maddesi gereği başvuru yapılacak merci ve başvuru şeklinin hüküm fıkrasında açıkça belirtilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Mahkemece, hüküm açıklandığı tarihte sanığın başka bir suçtan dolayı ceza infaz kurumunda bulunması nedeniyle temyiz süresinin sanığa yazılıp yazılmadığı tartışılmıştır. Kararda, 5320 sayılı kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca kararın bozulması gerektiği ancak, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen hükümlerin düzeltilerek onanması gerektiği belirtilmiştir. Emanetin 2009/1710 numarasında kayıtlı sahte belgelerin dosyada delil olarak saklanması yerine müsaderesine karar verilmesi gerektiği de vurgulanmıştır. Kısaca, kararın bozulması gerektiği ancak belirtilen hataların düzeltildikten sonra kararın onanacağı ifade edilmiştir.
Kararda geçen kanun maddeleri:
- 5271 sayılı CMK'nin 232/6. maddesi
- 5271 sayılı CMK'nin 263/1. maddesi
- 5237 sayılı TCK'nin 54. maddesi
- 5320
11. Ceza Dairesi         2020/34 E.  ,  2020/1931 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Nitelikli hırsızlık, resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Asıl Karar: Mahkumiyet

    Dairemizce de benimsenen, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 20.02.2007 tarih 5/46-39 sayılı kararında da açıklandığı üzere, mahkemece 5271 sayılı CMK"nin 232/6. maddesi uyarınca başvurulması olanaklı yasa yolunun, süresinin, başvuru yapılacak merci ile başvuru şeklinin hiçbir kuşkuya yer vermeyecek şekilde açıkça gösterilmesi zorunlu olup; hükmün açıklandığı tarihte sanığın başka suçtan dolayı hükümlü olarak ceza infaz kurumunda bulunması nedeniyle; mahkemece hüküm fıkrasına, 5271 sayılı CMK‘nin 263/1. maddesi gereğince cezaevinde bulunan hükümlünün tutuklu bulunduğu ceza infaz kurumu ve tutukevi müdürüne beyanda bulunmak suretiyle veya bu hususta bir dilekçe vererek kanun yollarına başvurabileceğinin de yazılması gerektiği halde, bu hususun hüküm fıkrasına yazılmamış olması karşısında sanığın temyiz süresinin hükmün tefhim tarihi olan 05.04.2019 tarihinde başlamayacağı, sanığın öğrenme üzerine 15.05.2019 tarihli temyiz isteminin süresinde olduğu anlaşılmakla, Mahkemenin temyiz isteminin süre yönünden reddine ilişkin 15.05.2019 tarihli ek kararı kaldırılarak yapılan incelemede;
    Bozma kararına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp gerekçeli kararda gösterilerek tartışılan delillere, Mahkemenin oluşa uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre, sanık ... müdafii ve sanık ..."ın diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir, ancak;
    Emanetin 2009/1710 numarasında kayıtlı sahte belgelerin dosyada delil olarak saklanması yerine, 5237 sayılı TCK"nin 54. maddesi gereğince müsaderesine karar verilmesi,
    Yasaya aykırı, sanık ... ve sanık ... müdafinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından, "Adli emanetin 2009/1710 sırasında kayıtlı sahte belgelerin TCK"nin 54/1. maddesi müsaderesine" ilişkin cümlenin çıkartılarak yerine "Adli emanetin 2009/1710 sırasında kayıtlı bulunan sahte belgelerin dosyada delil olarak saklanmasına" cümlesinin eklenmesi suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 02.03.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.