MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5187 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Aynı mağdura karşı değişik tarihlerde aynı suçu işledikleri anlaşılan sanıklar hakkında; 17/06/2013, 28/06/2013, 17/10/2013, 13/11/2013, 14/11/2013, 14/12/2013, 24/12/2013 tarihlerinde aynı gazetede gerçekleşen "kimliğin açıklanması" eylemleri nedeniyle, İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesinin bozma üzerine verilen 13.12.2018 tarihli, 2018/59 Esas, 2018/304 Karar sayılı mahkumiyet kararının temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 15.04.2019 tarihli, 2019/3789 E., 2019/7236 K. sayılı kararıyla sanıklar hakkında mahkumiyet hükümlerinin onanmasına karar verildiği, temyiz incelemesine konu tebliğname tarihinden de anlaşılacağı üzere; Dairemizin yukarıda adı geçen onama kararı öncesinde, 7 farklı ceza dava dosyasının birleştirilmesine ve aralarında 43/1. maddesinin uygulanmasına dair verilen 7 farklı bozma ilamı sırasında UYAP kayıtlarında yapılan sorgulamada; sanıklar hakkında temyize konu mahkumiyet kararı için henüz Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tebliğname düzenlenmemiş olduğu anlaşılmakla,
Yukarıda anılan birleştirme sonucu 43/1. maddesi uygulanması sonucunda kesinleşen dava dosyası ile temyize konu dava dosyası arasında, suç ve iddianame tarihleri birlikte dikkate alınıp hukuki kesintinin iddianamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek suretiyle sanıkların bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda aynı mağdura karşı aynı suçu birden fazla işledikleri ve haklarında TCK"nin 43/1. maddesinde yazılı "zincirleme suç" hükümlerinin uygulanması zorunluluğu, dolayısıyla bu dosyanın da diğer dosya ile birleştirilmek suretiyle bir karar verilmesi gerektiği, ancak yukarıda yazılı olduğu üzere birleştirilmesi gereken hükümlerin dairemizin 15.04.2019 tarihli onama kararı ile kesinleşmiş olması karşısında;
Yeni durumda mahkemece, sanıkların temyize mahkumiyet hükmü verilen 06.01.2014 tarihli kimliğin açıklanması eylemleri nedeniyle, kesinleşen 13.12.2018 tarihli, 2018/59 Esas, 2018/304 Karar sayılı mahkumiyet hükmündeki eylemleri ile birlikte TCK"nin 43/1. maddesi çerçevesinde zincirleme suç hükümlerinin uygulanması sonucunda bulunacak yeni ceza miktarından, Dairemizin yukarıda adı geçen onama kararı sonrasında kesinleşen adli para cezası miktarı mahsup edilerek, sanıklar hakkında mahsuptan sonra kalan ceza miktarı olması halinde infazının kalan ceza miktarınca yapılması, mahsup sonucu kalan bir miktar bulunamazsa hükmün infazının kesinleşen 13.12.2018 tarihli, 2018/59 Esas, 2018/304 Karar sayılı mahkumiyet hükmünün infazına dahil olduğunun belirtilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş ve sanıklar müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak, HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 27/05/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.