Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/2614
Karar No: 2016/2577
Karar Tarihi: 22.02.2016

2863 sayılı Kanuna aykırılık - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2015/2614 Esas 2016/2577 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2015/2614 E.  ,  2016/2577 K.
"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : CMK 223/2-a maddesi gereğince beraat

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin, sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Anayasa Mahkemesi"nin 13/10/2012 tarih, 28440 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 2011/18 Esas, 2012/53 sayılı kararı ile 08/10/2013 tarih ve 6498 sayılı Kanun kapsamında somut olay değerlendirildiğinde; Yüksek Mahkemece “mülkiyet hakkı ihlali” iddiasının kabul edilmediği, ancak, hukuk devletinin temel ilkelerinden olan “belirlilik ilkesi” ne göre, kişilerin maliki bulundukları taşınmazların korunması gerekli kültür ve tabiat varlığı niteliğiyle tescilli olduğunu ya da sit alanı içerisinde kaldığını öğrenmeleri gerektiği hususunun vurgulandığı, iptal hükmündeki gerekçeler doğrultusunda, 2863 sayılı Kanunun “tespit ve tescil” başlıklı 7. maddesinin 6498 sayılı Kanun ile değiştirildiği, buna göre, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin tescil kararlarının, 7201 sayılı Tebligat Kanunu uyarınca maliklere tebliğ edilmesi; sit alanlarının, tabiat varlıklarının ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin tescil kararlarının da Resmî Gazete’de yayımlanmakla birlikte, Bakanlığın internet sayfasında bir ay süreyle duyurulması gerektiği; belirtilen değişiklik öncesinde yapılan tescil işlemleri bakımından ise, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin olarak, taşınmaza ait tapu kaydının beyanlar hanesinde tescil şerhi bulunup bulunmadığına; sit alanları, tabiat varlıkları ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin olarak, tescil kararının mahallinde mutat vasıtalarla ilan edilip edilmediğine bakılacağı; ilan edilmese dahi muhatapların ilgili taşınmazın sit alanında kaldığını bildiklerinin anlaşılması halinde, izinsiz yapılan uygulamalardan sorumlu olacakları, keza 6498 sayılı Kanun ile 2863 sayılı Kanun"da yapılan değişikliklerin amacının, sit alanı tesciline ilişkin kararların, muhatapları tarafından öğrenilmesini sağlamaya yönelik olduğu;
Bu kapsamda somut olay değerlendirildiğinde, 18/07/2012 tarihinde ... görevlileri tarafında Antalya Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu"nun 22/03/1999 tarih, 4138 sayılı kararı ile 1. derece arkeolojik sit alanı olarak tescil edilen sınırlarda dahilinde yer alan Alanya ilçesi, Çakallar köyü, Alarahan mevkii, 104 ada 10 parsel sayılı taşınmaza sanık tarafından izinsiz, 3x3 m2 lik alanda demir profilden, duvara monteli sedir ve 4,20x3,60 m2 lik alana, duvarla bölünmüş bar düzenlemesi yapıldığının tespit edildiği, bu tarihten sonra düzenlenen dosyada mevcut 18/02/2013 tarihli tutanakta ise ayrıca, 3,40x4x90 m2 ölçülerinde tek katlı demir profil malzemeden çardak ile 3,90x2.00 m2 ölçülerinde nehir kenarına beton döküldüğünün, tespit edildiği, ilgili tescil kararının mahallinde usulüne uygun bir şekilde ilan edilip edilmediği mahkemece araştırılmamış ise de, sanığın soruşturma safhasında Alanya Cumhuriyet Başsavclığı"nda verdiği ifadesi dikkate alındığında, dava konusu taşınmazın arkeolojik sit alanı sınırında kaldığını bildiği, diğer yandan aynı taşınmaz üzerinde, iddianamenin kabulü tarihine kadar gerçekleşen her bir inşai ve fiziki müdahalenin, aynı suç işleme kararının icrası kapsamında değerlendirilebileceği, iddianamenin kabulü tarihinde ise hukuki kesintinin gerçekleşmesi nedeniyle bu tarihten sonra yapılacak olan her müdahalenin ayrı bir davaya konu olacağı; iddianamenin kabulü tarihinden önce sanık hakkında aynı taşınmaz üzerinde gerçekleştirdiği, farklı inşai ve fiziki müdahalelerin tespit edilmesi karşısında, sanık tarafından arkelojik sit alanına müteselsil olarak izinsiz fiziki ve inşai müdahalelerde bulunulduğu, bu kapsamda, yüklenen eylemi gerçekleştirdiğinin tüm dosya kapsamı itibariyle sabit olduğu, anlaşılmakla birlikte;
Bünyesinde koruma, uygulama denetim büroları kurulan idarelerden izin almaksızın veya izne aykırı olarak izinsiz inşai ve fiziki müdahalede bulunanların, 6498 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanun"un 65/4. maddesi gereğince cezalandırılması gerekeceği, bu kapsamda, suça konu taşınmazın bulunduğu yerde suç tarihi itibariyle il özel idaresi veya büyükşehir belediye başkanlığı bünyesinde koruma, uygulama denetim bürosu kurulup kurulmadığı araştırılıp, eğer kurulmuş ise, taşınmazın bulunduğu yerin koruma, uygulama denetim bürosunun sorumluluk alanı kapsamında olup olmadığı hususu da tespit edilip, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun eylemin niteliği ve sanığın suç işleme kastının yoğunluğu dikkate alınarak takdir ve tayini gerektiği gözetilmeksizin, 6498 sayılı Kanun ile 2863 sayılı Kanunda yapılan düzenlemelere yanlış anlam yüklenip, eksik araştırmaya da dayalı olarak, sanığın beraatine dair yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak, BOZULMASINA, 22/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi