17. Ceza Dairesi Esas No: 2015/9829 Karar No: 2016/2156 Karar Tarihi: 23.02.2016
Hırsızlık - konut dokunulmazlığını ihlal - mala zarar verme - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/9829 Esas 2016/2156 Karar Sayılı İlamı
17. Ceza Dairesi 2015/9829 E. , 2016/2156 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi SUÇLAR : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal, mala zarar verme HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü: I-Suça sürüklenen çocuk hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde; Hükmolunan cezanın miktar ve türüne göre; 21/07/2004 tarihinde yürürlüğe giren 5219 sayılı Kanun"un 3-B maddesiyle değişik 1412 sayılı CMUK"nun 305/1. maddesi gereğince hüküm tarihine göre temyizi olanaklı olmadığından suça sürüklenen çocuk ..."ün temyiz isteğinin 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nun 317. maddesi gereğince tebliğnameye uygun olarak REDDİNE, II-Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre suça sürüklenen çocuk ..."ün temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA, III-Suça sürüklenen çocuk hakkında konut dokunulmazlığını ihlal suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince; 5271 sayılı CMK"nın 231/6-c maddesinde öngörülen zararın maddi zarar niteliğinde olup manevi zararı kapsamadığı, bu itibarla maddi zarar doğurmayan ya da doğurma ihtimali bulunmayan suçlarda bu koşulun aranmasına gerek bulunmadığı anlaşılmakta ise de, suça sürüklenen çocuk hakkında konut dokunulmazlığının ihlali suçundan hüküm kurulurken, zararın karşılanmaması gerekçesi yanında “suçun işleniş şekli, özellikleri, niteliği, suça sürüklenen çocuğun kişiliği ile cezaya ilişkin verilen hükmün açıklanması halinde önleyici ve ıslah edici gayenin sağlanacağı kanaatine varıldığından yasal koşulları da oluşmadığından 5395 sayılı Kanun"un 23 ve CMK"nın 231 maddesinin uygulanmasına yer olmadığına” şeklindeki değerlendirme esas alınarak, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına dair takdir yetkisinin kullanılmasında bir isabetsizlik bulunmadığı değerlendirilmekle bu yönde bozma talep eden tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmemiştir. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; atılı suçun suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir. Ancak, Suç tarihinde 18 yaşını doldurmamış olan ve daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş bulunan suça sürüklenen çocuk hakkında atılı konut dokunulmazlığını ihlal suçundan neticeten hükmolunan kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezanın, TCK"nın 50/3. maddesi uyarınca aynı maddenin 1. fıkrasında yazılı bulunan seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi zorunluluğunun değerlendirilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ..."ün temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 23.02.2016 gününde oy birliğiyle karar verildi.