Resmi belgede sahtecilik - dolandırıcılık - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2012/27237 Esas 2014/14427 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2012/27237
Karar No: 2014/14427
Karar Tarihi: 09.09.2014

Resmi belgede sahtecilik - dolandırıcılık - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2012/27237 Esas 2014/14427 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından mahkum olmuştur. Resmi belgede sahtecilik suçunun sübutu kabul edilmiş ve cezayı azaltıcı sebepler takdir edilmiştir. Dolandırıcılık suçunda ise, sanığın lehine olan dava zamanaşımı nedeniyle hüküm bozulmuş ve suçtan düşürülmüştür. Kanun maddeleri ise şu şekildedir:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 7. maddesi
- 5349 sayılı Kanunla değişik 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddesi
- 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 102/4 ve 104/2. maddeleri
- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 223/8. maddesi
- 1412 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 321 ve 322. maddeleri.
11. Ceza Dairesi         2012/27237 E.  ,  2014/14427 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, dolandırıcılık
    HÜKÜM : Her iki suçtan mahkumiyet

    I-)Sanığın, “resmi belgede sahtecilik” suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyizi üzerine yapılan incelemede;
    Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığa yüklenen “resmi belgede sahtecilik” suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, cezayı azaltıcı sebebin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş ve incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmediğinden, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,
    II-)Sanığın, “dolandırıcılık” suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyizine gelince;
    5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5349 sayılı Kanunla değişik 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen “dolandırıcılık” suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve sanık lehine olan 765 sayılı TCK’nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suçun işlendiğinin belirlendiği 11.04.2005 tarihinden, temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken, 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı Kanunun 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkında “dolandırıcılık” suçundan açılan kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK’nun 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK’nun 223/8. maddeleri gereğince DÜŞÜRÜLMESİNE, 09.09.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.