Resmi belgede sahtecilik - dolandırıcılık - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2014/16074 Esas 2014/14425 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/16074
Karar No: 2014/14425
Karar Tarihi: 09.09.2014

Resmi belgede sahtecilik - dolandırıcılık - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2014/16074 Esas 2014/14425 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanığın yokluğunda verilen hükmün kendisine tebliğ edilmemesi nedeniyle eski hale getirme talebinin kabul edilmesiyle yapılan incelemede, dolandırıcılık suçunun zamanaşımı süresinin dolduğuna, resmi belgede sahtecilik suçunun ise düşürülmesine karar vermiştir. Sanık, zorunlu müdafi atanması konusunda bilgilendirilmemiş ve atanan müdafi ile hiç yüz yüze gelmemiştir. Kararda, Türk Ceza Kanunu'nun 7. ve Türk Ceza Kanunu Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 9. maddelerinde belirtilen hükümler açıklanmıştır. Ayrıca, dolandırıcılık suçunun 765 sayılı TCK'nun 102/4 ve 104/2. maddeleri, resmi belgede sahtecilik suçunun ise 5237 sayılı TCK'nun 66/1-e ve 67/4. maddeleri uyarınca işlendiği belirtilmiştir.

11. Ceza Dairesi 2014/16074 E. , 2014/14425 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, dolandırıcılık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Eski hale getirme talebiyle birlikte temyiz isteminde de bulunulması halinde, inceleme mercii Yargıtay’ın ilgili dairesi olduğundan, hukuki dayanaktan yoksun olarak verilen 26.09.2008 gün, 2008/1071 D. İş sayılı eski hale getirme talebinin kabulüne dair karar kaldırılarak, Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 18.03.2008 gün ve 7/56 Sayılı Kararında açıklandığı üzere, kendisine zorunlu müdafii atandığından haberdar olmayan ve atanan müdafii ile hiç yüz yüze gelmeyen sanık ..."a, yokluğunda verilen 01.05.2007 gün, 2001/208 Esas, 2007/157 Karar sayılı hükmün tebliğ edilmemesi nedeniyle eski hale getirme talebinin kabulüyle yapılan incelemede;
5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen “dolandırıcılık” suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK.nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımı ile sanığa yüklenen “resmi belgede sahtecilik” suçunun yasada gerektirdiği cezasının üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinden sonra yürürlüğe giren ve lehe olan 5237 sayılı TCK.nun 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suçun işlendiği 17.10.2000 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve sanık ..."ın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden sair yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta 1412 sayılı CMUK.nun 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, “dolandırıcılık” suçundan açılan kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK.nun 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK"nun 223/8. maddeleri uyarınca, resmi belgede sahtecilik” suçundan açılan kamu davasının ise 5237 sayılı TCK.nun 66/1-e ve 67/4. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE, 09.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi