23. Ceza Dairesi Esas No: 2015/8672 Karar No: 2016/7767 Karar Tarihi: 15.06.2016
Güveni kötüye kullanma - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/8672 Esas 2016/7767 Karar Sayılı İlamı
23. Ceza Dairesi 2015/8672 E. , 2016/7767 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Güveni kötüye kullanma HÜKÜM : TCK"nın 155/2, 52/2. maddelerinin 2"şer kez uygulanarak sanıkların 2"er kez olmak üzere 2"şer yıl hapis ve 2"şer kez olmak üzere 20.000"er TL adli para cezası ile cezalandırılmalarına
Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Sanıkların Başak Ardiyecilik isimli şirketinin ortakları oldukları, katılanlar Star Flot Plastik Dış Tic. Şti’nin Romanya’dan ithal ettiği moblen-j-1100 tabir edilen 96.250. Kg. poliropilen maddesi ile diğer katılan ... San. Şti’de ithal ettiği 109.400 Kg. plastik hammaddesini geçici süre muhafaza etmek için sanıklara ait depoya teslim ettikleri, katılanların 08/07/2005 günü işyerine gittiklerinde malzemelerini bulamadıkları, bu şekilde sanıkların fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ederek katılan şirketlerin mallarını bulundukları ardiyeden başka bir yere götürüp teslim etmemek suretiyle hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işledikleri iddia edilen olayda; Sanıkların savunmaları, katılanların beyanları, tanık anlatımları, teslim belgeleri, ticaret sicil kayıtları ve tüm dosya kapsamına göre sanıkların mahkumiyetlerine yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanıklar müdafilerinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; 5237 sayılı TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmekle beraber, maddenin (b) fıkrasında yer alan "ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" şeklindeki ibarenin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi ve ayrıca TCK’nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan" yoksunluğun sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceğinin gözetilmemiş olması, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususların aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, TCK"nın 53/1. maddesinin (b) bendinin uygulanmasına ilişkin kısımda yer alan "ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" ibaresinin tamamen çıkartılması ve TCK"nın 53. maddesinin (c) bendinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılarak yerine “TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın (c) bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet veya kayyımlık yetkilerinden koşullu salıverilme tarihine, alt soyu haricindekiler yönünden ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına” cümlesi eklenmek suretiyle suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 15/06/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.